From professional translators, enterprises, web pages and freely available translation repositories.
فنزل شمشون وابوه وامه الى تمنة وأتوا الى كروم تمنة. واذا بشبل اسد يزمجر للقائه.
böylece Şimşon annesi ve babasıyla timnaya doğru yola koyuldu. timna bağlarına vardıklarında, genç bir aslan kükreyerek Şimşonun karşısına çıktı.
العين من أجمل النعم التي خلقها الله عز وجل. إنها العين التي يمكننا أن نسميها أعظم نعمة بعد العقل في حياتنا لجعلنا ندرك الكون كله، لرؤيته، لخلق الوعي. عندما أقول صحة العين، قرأت مقالًا في كتاب قديم عن جفاف العين، وهو عملي جدًا ومعروف لدى الناس، ويستخدم على نطاق واسع العنب والكروم والماء الذي يقطر من فرع الشجرة. في وقت لاحق، التقاليد في منطقة قونية
göz, cenab ı hakk'ın yarattığı en güzel nimetlerden birisi. bize bütün kainatı fark etmemize, görmemize, farkındalık oluşmasına, hayatımızda akıldan sonraki en büyük nimet diyebileceğimiz gözdür. göz sağlığı derken göz kuruluğunu gideren, çok pratik, insanların bildiği, yaygın olarak kullanılan üzüm, asma, ağacının dalından damlayan suyun gözün kuruluğunu bitirdiğiyle ilgili eski bir kitapta bir yazı okudum.