Results for alloys translation from English to Turkish

alloys
alaşım

aluminum alloys
alüminyum alaşımları

castable to non precious alloys
değerli olmayan alaşımlara dökümü yapılabilir

other alloys, binary eutectics (e.g.
other alloys, binary eutectics (e.g.

rusting is the common term for corrosion of iron and its alloys, such as steel.
paslanma demir ve onun çelik gibi alaşımlarının korozyonu için kullanılan ortak bir terimdir.

the male is made either of burn out plastic or hfa for casting to high and semi precious alloys.
erkek parça, yüksek ve yarı değerli alaşımlar için döküm yapmak üzere yanık plastik veya hfa'dan yapılmıştır.

chadwick arranged for bohr to visit the united states as a tube alloys consultant, with aage as his assistant.
chadwick, bohr ve asistanı olarak aage için bir alaşım tüpleri danışmanı olarak bir abd ziyareti ayarladı.

he was given an apartment at st james's palace and an office with the british tube alloys nuclear weapons development team.
bohr'a st. james sarayı'nda bir daire ve İngiliz tüp alaşımları nükleer silah geliştirme grubu ile beraber bir çalışma odası verildi.

from there, he was flown to britain, where he joined the british tube alloys nuclear weapons project, and was part of the british mission to the manhattan project.
İsviçre'den, İngiliz tüp alayları nükleer silahlar projesine katıldığı ve manhattan projesi için İngiliz heyetinin bir üyesi olduğu britanya'ya uçtu.

and again, technology meant that i could do the fastest abseil over 100 meters, and stop within a couple of feet of the ground without melting the rope with the friction, because of the alloys i used in the descender device.
ve yine teknoloji kullanmış olduğum özel alaşımlar sayesinde 100mden yukarıdan halatı sürtünmeden eritmeden en hızlı halatla inişi yapabileceğimi ve birkaç metre kala durabileceğimi gösterdi.

alloy 8010
alaşım 8010