Results for kindred translation from English to Turkish

his kindred who sheltered him,
[31,33; 40,18; 23,101; 80,34-37]

and his kindred who sheltered him,
[31,33; 40,18; 23,101; 80,34-37]

they're really kindred disciplines.
gerçekten kardeş disiplinler.

and warn thy tribe of near kindred,
(Önce) en yakın akrabanı uyar.

and his nearest kindred who shelter him
[31,33; 40,18; 23,101; 80,34-37]

and warn, [o muhammad], your closest kindred.
(Önce) en yakın akrabanı uyar.

and warn your tribe (o muhammad saw) of near kindred.
(Önce) en yakın akrabanı uyar.

so give what is due to kindred, the needy, and the wayfarer.
akrabaya, yoksula, yolcuya (zekat ve sadakadan) hakkını ver.

"christian bale on 'kindred spirit' heath ledger".
park "christian bale on 'kindred spirit' heath ledger".

but really it's the same discipline -- they're kindred disciplines.
ama aslında ikisi de aynı disiplin - kardeş disiplinler.

there will profit you neither your kindred nor your children on the day of resurrection.
kıyamet günü akrabanız ve çocuklarınız size fayda vermez.

allah orders justice, and good deeds, and giving to one's kindred.
allah adaleti, iyilik yapmayı ve akrabaya yardım etmeyi emreder.

and give to the kindred his due and to the miskin (poor) and to the wayfarer.
akrabalara haklarını ver.

they ask thee for a pronouncement. say: allah hath pronounced for you concerning distant kindred.
fetva isterler senden, de ki; allah size fetva vermede babası ve çocuğu olmayanın mirasına ait: evladı olmayan bir erkek ölür de onun bir tek kız kardeşi kalırsa bıraktığı malın yarısı onundur.

so give to the kindred his due, and to al-miskin (the poor) and to the wayfarer.
yakınlığı olana, yoksula, yolda kalmışa hakkını ver.

neither your blood-kindred nor your children shall profit you upon the day of resurrection; he shall distinguish between you.
kıyamet günü akrabanız ve çocuklarınız size fayda vermez. (allah) aranızı ayırır.

give unto the lord, o ye kindreds of the people, give unto the lord glory and strength.
rabbin gücünü, yüceliğini övün,