Results for minnes translation from Estonian to Turkish

ja teisel hommikul ära minnes v
ertesi gün iki dinar çıkararak hancıya verdi. ‹ona iyi bak› dedi, ‹bundan fazla ne harcarsan, dönüşümde sana öderim.›

Ära kasuta puhverserverit järgmistele aadressidele minnes
aşağıdaki adreslerde vekil sunucu kullanma

ja minnes kuulutage ning ütelge: taevariik on lähedal!
gittiğiniz her yerde göklerin egemenliğinin yaklaştığını duyurun.

ja mööda minnes ta nägi inimest, kes sündimisest saadik oli olnud pime.
İsa yolda giderken doğuştan kör bir adam gördü.

ja vara hommikul nägid nad mööda minnes viigipuu juureni ära kuivanud olevat.
sabah erkenden incir ağacının yanından geçerlerken, ağacın kökten kurumuş olduğunu gördüler.

välja minnes leidsid nad küreene mehe, nimega siimon. seda nad sundisid kandma tema risti.
dışarı çıktıklarında simun adında kireneli bir adama rastladılar. İsanın çarmıhını ona zorla taşıttılar.

ja ära minnes nad võtsid ühes ka loti, aabrami vennapoja, ja tema varanduse; ta elas ju soodomas.
avramın yeğeni lutla mallarını da götürdüler. Çünkü o da sodomda yaşıyordu.

ja pisut eemale minnes nägi ta jakoobust, sebedeuse poega, ja johannest, ta venda, neidki paadis v
İsa biraz ileri gidince zebedinin oğulları yakupla yuhannayı gördü. teknede ağlarını onarıyorlardı.

sest ma ei taha teid seekord näha mitte ainult mööda minnes, vaid ma loodan jääda tükiks ajaks teie juurde, kui issand lubab.
sizi öyle kısaca görüp geçmek istemiyorum. rabbin izniyle uzunca bir süre yanınızda kalmayı umut ediyorum.

ja sisse minnes ütleb ta neile: „mis te käratsete ja nutate? laps ei ole surnud, vaid magab!”
İçeri girerek onlara, ‹‹niye gürültü edip ağlıyorsunuz?›› dedi. ‹‹Çocuk ölmedi, uyuyor.››

ja kui ta minnes egiptusele ligines, ütles ta oma naisele saaraile: „vaata, ma tean, et sa oled ilusa välimusega naine.
mısıra yaklaştıklarında karısı saraya, ‹‹güzel bir kadın olduğunu biliyorum›› dedi,

ja mööda minnes nägi ta leevi, alfeuse poja, tollihoone juures istuvat; ja ta ütleb temale: „järgi mind!” ja tema t
yoldan geçerken, vergi toplama yerinde oturan alfay oğlu leviyi gördü. ona, ‹‹ardımdan gel›› dedi. levi de kalkıp İsanın ardından gitti.

selleks tuleks kasutada veelgi rohkem turul põhinevaid mehhanisme nõudluse reguleerimiseks ja sisseostetud teenuste kulude muutmist omakuludeks (nt transpordi alal), minnes laialdasemalt üle positiivsetele toetustele (nt põllumajanduses) ja toetades uuendusi (nt taastuvad energiaallikad).
bu, talebi yönetmek ve dışsal maliyetleri içselleştirmek amacıyla piyasa tabanlı araçların kullanımının artırılması (örneğin, taşımacılık için), pozitif sübvansiyonlara daha geniş bir ölçüde geçilerek (örneğin, tarım için) ve yenilikleri teşvik ederek (örneğin, yenilenebilir enerjiler için) elde edilebilir.