Trying to learn how to translate from the human translation examples.
From professional translators, enterprises, web pages and freely available translation repositories.
den brandopferaltar mit allem seinem geräte, das handfaß mit seinem fuß,
yakmalık sunu sunağıyla takımlarını, kazanla kazan ayaklığını,
Last Update: 2012-05-04
Usage Frequency: 1
Quality:
den brandopferaltar aber sollst du setzen heraus vor die tür der wohnung der hütte des stifts,
yakmalık sunu sunağını konutun -buluşma Çadırının- giriş bölümüne koy.
Last Update: 2012-05-04
Usage Frequency: 1
Quality:
und sollst den brandopferaltar salben mit allem seinem geräte, und weihen, daß er hochheilig sei.
yakmalık sunu sunağıyla takımlarını meshet, sunağı kutsal kıl. sunak çok kutsal olacak.
Last Update: 2012-05-04
Usage Frequency: 1
Quality:
gleichwie er's abhebt vom ochsen im dankopfer; und soll es anzünden auf dem brandopferaltar.
esenlik kurbanı olarak sunulan sığırda olduğu gibi ayıracak. bunları yakmalık sunu sunağı üzerinde yakacak.
Last Update: 2012-05-04
Usage Frequency: 1
Quality:
und er machte den brandopferaltar von akazienholz, fünf ellen lang und breit, gleich viereckig, und drei ellen hoch.
besalel yakmalık sunu sunağını akasya ağacından kare biçiminde yaptı. eni ve boyu beşer arşın, yüksekliği üç arşındı.
Last Update: 2012-05-04
Usage Frequency: 1
Quality:
den brandopferaltar mit seinem ehernen gitter, stangen und allem seinem geräte; das handfaß mit seinem fuße;
yakmalık sunu sunağını ve tunç ızgarasını, sırıklarını, bütün takımlarını, kazanı ve kazan ayaklığını;
Last Update: 2012-05-04
Usage Frequency: 1
Quality:
aber den brandopferaltar setzte er vor die tür der wohnung der hütte des stifts und opferte darauf brandopfer und speisopfer, wie ihm der herr geboten hatte.
rabbin kendisine buyurduğu gibi yakmalık sunu sunağını buluşma Çadırının giriş bölümüne koydu, üzerinde yakmalık sunu ve tahıl sunusu sundu.
Last Update: 2012-05-04
Usage Frequency: 1
Quality:
daß sie dem herrn täglich brandopfer täten auf dem brandopferaltar, des morgens und des abends, wie geschrieben steht im gesetz des herrn, das er an israel geboten hat,
bunlar rabbin İsraile verdiği yasada yazılanlar uyarınca, sabah akşam, düzenli olarak yakmalık sunu sunağında rabbe sunular sunacaklardı.
Last Update: 2012-05-04
Usage Frequency: 1
Quality:
aaron aber und seine söhne waren im amt, anzuzünden auf dem brandopferaltar und auf dem räucheraltar und zu allem geschäft im allerheiligsten und zu versöhnen israel, wie mose, der knecht gottes, geboten hatte.
ancak, tanrı kulu musanın buyruğu uyarınca, yakmalık sunu sunağında ve buhur sunağında sunu sunanlar harunla oğullarıydı. en kutsal yerde yapılan hizmetlerden ve İsraillilerin bağışlanması için sunulan kurbanlardan onlar sorumluydu.
Last Update: 2012-05-04
Usage Frequency: 1
Quality: