Trying to learn how to translate from the human translation examples.
From professional translators, enterprises, web pages and freely available translation repositories.
dei figli di gherson: gioele il capo con i centotrenta fratelli
gerşonoğullarından: Önder yoelle 130 yakını,
Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:
ma ioiadà, divenuto vecchio e sazio di anni, morì a centotrenta anni
yehoyada uzun yıllar yaşadıktan sonra yüz otuz yaşında öldü.
Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:
adamo aveva centotrenta anni quando generò a sua immagine, a sua somiglianza, un figlio e lo chiamò set
adem 130 yaşındayken kendi suretinde, kendisine benzer bir oğlu oldu. ona Şit adını verdi.
Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:
la sua offerta fu un piatto d'argento del peso di centotrenta sicli, un vassoio d'argento di settanta sicli secondo il siclo del santuario, tutti e due pieni di fior di farina intrisa in olio, per l'oblazione
getirdiği armağanlar şunlardı: 130 kutsal yerin şekeli ağırlığında gümüş bir tabak, yetmiş şekel ağırlığında gümüş bir çanak -ikisi de tahıl sunusu için zeytinyağıyla yoğrulmuş ince un doluydu-
Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 10
Quality: