Trying to learn how to translate from the human translation examples.
From professional translators, enterprises, web pages and freely available translation repositories.
bovem et arietem et agnum anniculum in holocaustu
yakmalık sunu için bir boğa, bir koç, bir yaşında bir erkek kuzu;
Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:
bovem de armento et arietem et agnum anniculum in holocaustu
yakmalık sunu için bir boğa, bir koç, bir yaşında bir erkek kuzu;
Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 11
Quality:
arietem autem consecrationum tolles et coques carnes eius in loco sanct
‹‹harunla oğulları göreve atanırken kesilen koçun etini kutsal bir yerde haşlayacaksın. haşlanan eti ve sepetteki ekmeği buluşma Çadırının giriş bölümünde yiyecekler.
Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:
cumque fecisset iuxta sermonem balaam inposuerunt simul vitulum et arietem super ara
balak onun dediğini yaptı. balakla balam her sunağın üstünde birer boğayla koç sundular.
Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:
et sacrificium oephi per vitulum et oephi per arietem faciet et olei hin per singula oeph
tahıl sunusu olarak her boğa ve koç için birer efafı tahıl, her efa için bir hin zeytinyağı sağlayacak.
Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:
cumque conpleveris expians illud offeres vitulum de armento inmaculatum et arietem de grege inmaculatu
arındırma işlemini bitirince, sürüden kusursuz bir boğayla bir koç sunacaksın.
Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:
arietem vero immolabit hostiam pacificam domino offerens simul canistrum azymorum et libamenta quae ex more debentu
esenlik kurbanı olarak da koçu mayasız ekmek sepetiyle birlikte rabbe sunacak. İlgili tahıl ve dökmelik sunuları da sunacak.
Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:
levavit abraham oculos viditque post tergum arietem inter vepres herentem cornibus quem adsumens obtulit holocaustum pro fili
İbrahim çevresine bakınca, boynuzları sık çalılara takılmış bir koç gördü. gidip koçu getirdi. oğlunun yerine onu yakmalık sunu olarak sundu.
Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:
dixitque david ad saul pascebat servus tuus patris sui gregem et veniebat leo vel ursus tollebatque arietem de medio gregi
ama davut, ‹‹kulun babasının sürüsünü güder›› diye karşılık verdi, ‹‹bir aslan ya da ayı gelip sürüden bir kuzu kaçırınca,
Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:
bovem et arietem pro pacificis et immolate eos coram domino in sacrificio singulorum similam oleo conspersam offerentes hodie enim dominus apparebit vobi
rabbin huzurunda esenlik sunusu olarak kurban edilmek üzere bir sığır ve bir koçla birlikte zeytinyağıyla yoğrulmuş tahıl sunusu getirin. Çünkü rab bugün size görünecektir.› ››
Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:
lotis prius intestinis et pedibus totumque simul arietem incendit super altare eo quod esset holocaustum suavissimi odoris domino sicut praeceperat e
bağırsaklarını, işkembesini, ayaklarını yıkadı ve koçun tümünü sunağın üzerinde yaktı. bu bir yakmalık sunu, rabbi hoşnut eden koku, yakılan sunuydu. musa her şeyi rabbin buyurduğu gibi yaptı.
Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:
et in nundinis et in sollemnitatibus erit sacrificium oephi per vitulum et oephi per arietem agnis autem erit sacrificium sicut invenerit manus eius et olei hin per singula oeph
‹‹ ‹bayramlarda ve kutsal günlerde boğa ve koç için tahıl sunusu olarak birer efa tahıl verecek; kuzular için verebileceği kadar tahıl sağlayabilir. her efa tahıl için bir hin zeytinyağı verecek.
Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:
anima si praevaricans caerimonias per errorem in his quae domino sunt sanctificata peccaverit offeret pro delicto suo arietem inmaculatum de gregibus qui emi potest duobus siclis iuxta pondus sanctuari
‹‹eğer biri rabbe adanmış nesnelere el uzatır, bilmeden günah işlerse, suç sunusu olarak rabbe küçükbaş hayvanlardan kusursuz bir koç getirmeli. değeri gümüş şekelle, kutsal yerin şekeliyle ölçülmeli.
Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:
cumque adpropinquasset prope arietem efferatus est in eum et percussit arietem et comminuit duo cornua eius et non poterat aries resistere ei cumque eum misisset in terram conculcavit et nemo quibat liberare arietem de manu eiu
Öfkeyle saldırdığını, koça vurup boynuzlarını kırdığını gördüm. koçun tekeye karşı duracak gücü yoktu; teke koçu yere vurup çiğnedi. koçu onun elinden kurtaracak kimse yoktu.
Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:
et dixit saul dispergimini in vulgus et dicite eis ut adducat ad me unusquisque bovem suum et arietem et occidite super istud et vescimini et non peccabitis domino comedentes cum sanguine adduxit itaque omnis populus unusquisque bovem in manu sua usque ad noctem et occiderunt ib
sonra ekledi: ‹‹halkın arasına varıp herkesin öküzünü, koyununu bana getirmesini söyleyin. onları burada kesip yesinler. eti kanıyla birlikte yiyerek rabbe karşı günah işlemeyin.›› o gece herkes öküzünü getirip orada kesti.
Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality: