Results for gaudio translation from Latin to Turkish

haurietis aquas in gaudio de fontibus salvatori
kurtuluş pınarlarından sevinçle su alacaksınız.

discipuli quoque replebantur gaudio et spiritu sanct
Öğrenciler ise sevinç ve kutsal ruh'la doluydu.

et ipsi adorantes regressi sunt in hierusalem cum gaudio magn
Öğrencileri ona tapındılar ve büyük sevinç içinde yeruşalime döndüler.

risum reputavi errorem et gaudio dixi quid frustra deciperi
gülmeye, ‹‹delilik››, zevke, ‹‹ne işe yarar?›› dedim.

desiderans te videre memor lacrimarum tuarum ut gaudio implea
gözyaşlarını anımsıyor, sevinçle dolmak için seni görmeyi özlemle bekliyorum.

exultat gaudio pater iusti qui sapientem genuit laetabitur in e
bilgece davranan oğulun babası sevinir.

cor quod novit amaritudinem animae suae in gaudio eius non miscebitur extraneu
sevinciniyse kimse paylaşmaz.

melior est buccella sicca cum gaudio quam domus plena victimis cum iurgi
kavga ve ziyafet dolu evden iyidir.

et exierunt cito de monumento cum timore et magno gaudio currentes nuntiare discipulis eiu
kadınlar korku ve büyük sevinç içinde hemen mezardan uzaklaştılar; koşarak İsanın öğrencilerine haber vermeye gittiler.

adhuc autem illis non credentibus et mirantibus prae gaudio dixit habetis hic aliquid quod manducetu
sevinçten hâlâ inanamayan, şaşkınlık içindeki öğrencilerine, ‹‹sizde yiyecek bir şey var mı?›› diye sordu.

deus autem spei repleat vos omni gaudio et pace in credendo ut abundetis in spe in virtute spiritus sanct
umut kaynağı olan tanrı, kutsal ruhun gücüyle umutla dolup taşmanız için iman yaşamınızda sizleri tam bir sevinç ve esenlikle doldursun.

cur ignorante me fugere voluisti nec indicare mihi ut prosequerer te cum gaudio et canticis et tympanis et cithar
neden gizlice kaçtın? neden beni aldattın? niçin bana söylemedin? seni sevinçle, ezgilerle, tefle, lirle yolcu ederdim.

et ascendit universa multitudo post eum et populus canentium tibiis et laetantium gaudio magno et insonuit terra ad clamorem eoru
herkes kaval çalarak süleymanın ardından yürüdü. Öyle sevinçliydiler ki, seslerinden adeta yer sarsılıyordu.

aspicientes in auctorem fidei et consummatorem iesum qui pro proposito sibi gaudio sustinuit crucem confusione contempta atque in dextera sedis dei sedi
gözümüzü imanımızın öncüsü ve tamamlayıcısı İsaya dikelim. o kendisini bekleyen sevinç uğruna utancı hiçe sayıp çarmıhta ölüme katlandı ve tanrının tahtının sağında oturdu.

nam qui supra petram qui cum audierint cum gaudio suscipiunt verbum et hii radices non habent qui ad tempus credunt et in tempore temptationis recedun
kayalık yere düşenler, işittikleri sözü sevinçle kabul eden, ama kök salamadıkları için ancak bir süre inanan kişilerdir. böyleleri denendikleri zaman imandan dönerler.

oboedite praepositis vestris et subiacete eis ipsi enim pervigilant quasi rationem pro animabus vestris reddituri ut cum gaudio hoc faciant et non gementes hoc enim non expedit vobi
Önderlerinizin sözünü dinleyin, onlara bağlı kalın. Çünkü onlar canlarınız için hesap verecek kişiler olarak sizi kollarlar. onların sözünü dinleyin ki, görevlerini inleyerek değil -bunun size yararı olmaz- sevinçle yapsınlar.

dies autem tertiusdecimus mensis adar unus apud omnes interfectionis fuit et quartodecimo die caedere desierunt quem constituerunt esse sollemnem ut in eo omni deinceps tempore vacarent epulis gaudio atque convivii
bütün bunlar adar ayının on üçüncü günü oldu. yahudiler on dördüncü gün dinlendiler ve o günü şölen ve eğlence günü ilan ettiler.

constituit autem ioiadae praepositos in domo domini et sub manibus sacerdotum ac levitarum quos distribuit david in domo domini ut offerrent holocausta domino sicut scriptum est in lege mosi in gaudio et canticis iuxta dispositionem davi
yehoyada levili kâhinleri rabbin tapınağındaki işin başına getirdi. onları davut tarafından atanmış oldukları görevleri yerine getirmek, musanın yasasında yazılanlar uyarınca rabbe yakmalık sunular sunmak ve davutun koyduğu düzene göre sevinçle ezgiler okumakla görevlendirdi.