Trying to learn how to translate from the human translation examples.
From professional translators, enterprises, web pages and freely available translation repositories.
srpski analitičari postavljaju pitanje trenutka hapšenja
sırp analistlerden zamanlamayla ilgili soru işaretleri
Last Update: 2016-01-20
Usage Frequency: 1
Quality:
analitičari postavljaju pitanje unutrašnjih podela u chp.
analistler, chp içindeki iç bölünmeleri sorguluyorlar.
Last Update: 2016-01-20
Usage Frequency: 1
Quality:
blogeri postavljaju pitanje efekta protesta u bukureštu
blog yazarları bükreş'teki protestoların etkisini sorguluyor
Last Update: 2016-01-20
Usage Frequency: 1
Quality:
ljudi ih postavljaju na glavnim raskrsnicama u tirani.
İnsanlar bunları tiran'ın önemli kavşaklarına yerleştiriyorlar.
Last Update: 2016-01-20
Usage Frequency: 1
Quality:
srbi na severu kosova postavljaju i obezbeđuju barikade od jula.
kosova'nın kuzeyindeki sırplar temmuz ayından bu yana barikat kurup bunları koruyorlar.
Last Update: 2016-01-20
Usage Frequency: 1
Quality:
se times: većinu članova dik postavljaju političke stranke.
se times: sec üyelerinin çoğu siyasi partiler tarafından atandı.
Last Update: 2016-01-20
Usage Frequency: 1
Quality:
kritičari postavljaju pitanje neophodnosti novog kosovskog saveta za integraciju
eleştirenler, yeni kosova entegrasyon kuruluna olan ihtiyacı sorguluyor
Last Update: 2016-01-20
Usage Frequency: 1
Quality:
oni postavljaju temelje za sledeći sastanak između kristofijasa i talata.
İkili, hristofiyas ile talat arasında yapılacak bir sonraki görüşmenin zeminini hazırladı.
Last Update: 2016-01-20
Usage Frequency: 1
Quality:
međutim, neki eksperti postavljaju pitanje da li je to mudar potez.
ancak kimi uzmanlar, bunun akıllıca bir hamle olduğundan o kadar da emin değil.
Last Update: 2016-01-20
Usage Frequency: 1
Quality:
evropska komisija poziva da se ne postavljaju prepreke tokom detaljne istrage.
avrupa komisyonu, ayrıntılı bir soruşturmanın önüne hiçbir engel çıkarılmaması yönünde çağrıda bulundu.
Last Update: 2016-01-20
Usage Frequency: 1
Quality:
dok javnost očekuje pravno rešenje, mediji postavljaju pitanje sadržaja protokola.
kamuoyu hukuki bir çözüm beklerken, medya protokolün içeriğini sorguladı.
Last Update: 2016-01-20
Usage Frequency: 1
Quality:
pozdravljajući vladine planove da unapredi škole, neki pedagozi postavljaju pitanje izvodljivosti.
bazı eğitmenler hükümetin okulları iyileştirme planlarını memnuniyetle karşılamakla birlikte, fizibilitesini merak ediyorlar.
Last Update: 2016-01-20
Usage Frequency: 1
Quality:
neki postavljaju pitanje da li fejsbuk demonstranti govore u bilo čije ime, osim u svoje.
bazıları facebook protestocuların başkalarının menfaatlerini temsil edip etmediğini sorguladılar.
Last Update: 2016-01-20
Usage Frequency: 1
Quality:
dok nacija žali za jednim od svojih najuvaženijih političara, neki postavljaju pitanje njegovog nasleđa.
Ülke en mümtaz siyasetçilerinden birisi için yas tutarken, bazıları geride bıraktığı mirası sorguluyor.
Last Update: 2016-01-20
Usage Frequency: 1
Quality:
bulard: sami komandanti ovog sedišta ne postavljaju kratkoročne ciljeve prema svojim ličnim mandatima.
bullard: bu karargahın komutanları kişisel yapılarına göre kısa vadeli hedefler belirlemezler.
Last Update: 2016-01-20
Usage Frequency: 1
Quality:
u ovom popisu se prvi put postavljaju pitanja o upotrebi kompjutera i interneta, kao i o transportu i hendikepima.
bu sayımda ilk defa, bilgisayar ve internet kullanımının yanı sıra ulaşım ve engellilikle ilgili sorular da soruldu.
Last Update: 2016-01-20
Usage Frequency: 1
Quality:
kada je slučaj izbio na površinu mnogi su počeli da postavljaju pitanje potencijalnog negativnog uticaja na dobrotvorni rad u srbiji.
dava gün ışığına çıktıkça, birçok kişi davanın sırbistan'daki hayır işleri üzerindeki potansiyel olumsuz etkisini merak ediyor.
Last Update: 2016-01-20
Usage Frequency: 1
Quality:
način na koji je frekvencija emitovanja a1 isključena je zabrinjavajuć jer se postavljaju razarajući standardi za zatvaranje medijskih kuća bez poštovanja zakona.
a1'in yayın frekansının kesilme şekli endişe verici, çünkü medya kuruluşlarını yasalara uymaksızın kapatılmasına dair yıkıcı standartlar getiriyor.
Last Update: 2016-01-20
Usage Frequency: 1
Quality:
analitičari, poput lokalnog novinara adnana ibrahimija, postavljaju pitanje neutralnosti unmik-a kada je reč o mitrovici.
yerel gazeteci adnan İbrahimi gibi analistler, unmik'in mitrovica konusundaki tarafsızlığını sorguluyorlar.
Last Update: 2016-01-20
Usage Frequency: 1
Quality:
drus: trenutno su grupe koje postavljaju barikade na neki način zatvorile svoje puteve i svaka normalna ekonomska i socijalna aktivnost je sprečena.
drews: Şu anda, barikat kuran gruplar bir şekilde kendi yollarını tıkadılar ve her türlü olağan ekonomik ve sosyal aktivite engellenmiş durumda.
Last Update: 2016-01-20
Usage Frequency: 1
Quality: