Trying to learn how to translate from the human translation examples.
From professional translators, enterprises, web pages and freely available translation repositories.
demek iş başına gelecek olsanız/savaştan geri kalacak olsanız, ülkede fesat çıkarıp rahimleri parçalayacaksınız.
a je možné, že obrátíte-li se zády, budete šířit pohoršení na zemi a narušíte pokrevní svazky své.
Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality:
onların ilahları önünde eğilmeyecek, tapınmayacaksınız; törelerini izlemeyeceksiniz. tersine, ilahlarını yok edecek, dikili taşlarını büsbütün parçalayacaksınız.
nebudeš se klaněti bohům jejich, ani jim sloužiti, aniž dělati budeš tak, jako oni dělají; ale z gruntu vyvrátíš je, a obrazy jejich na kusy stroskoceš.
Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:
bunların durumu, ateşte ebedî olarak kalacak olan ve bağırsaklarını parçalayacak kaynar su içirilen kimsenin durumu gibi olur mu?
(je snad ten, kdo bude zde,) roven těm, kdo věčně budou v ohni dlít, a těm, kdož napájeni budou vodou vroucí, jež roztrhá vnitřnosti jejich?
Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality: