Results for görünebilir translation from Turkish to English

klasör görünebilir
folder visible

tüm görünebilir sütunlar
all visible columns

bu tuhaf görünebilir.
a. lehning.

açıklamam tuhaf görünebilir.
my explanation may sound strange.

heyecanlı kızlar hoş görünebilir.
excited girls look pretty sometimes.

okyanus çok karmaşıkmış gibi görünebilir.
it can be a very complicated thing, the ocean.

ana düzenleyici penceresindeki görünebilir sütunlar.
visible columns in the main editor window.

onları hayat görüşü acayip görünebilir.
their view of life may appear strange.

bu elbise komik görünebilir ama onu seviyorum.
this dress may look funny, but i like it.

araç- çubuğu açılıştan sonra görünebilir olacak.
toolbar will be visible after startup.

evan grant: siyamatik kullanarak sesi görünebilir yapma
evan grant: making sound visible through cymatics

misha, "kaykay kolay görünebilir ama aslında değildir.
"skateboarding might seem easy, but it's not really.

pekala, bunu göstermek için gerçekten daha uzun bir sıra gibi görünebilir.
all right, now that might seem like an even taller order to actually demonstrate.

tom'a aşikar gibi görünebilir fakat bana aşikar gibi görünmüyor.
it may seem obvious to tom, but it doesn't seem obvious to me.

İmleçin altında ve üstünde görünebilir olacak satırların sayısını ayarlar.
sets the number of lines to maintain visible above and below the cursor when possible.

ve doğada bu kadar çok temel parçacık olması size tuhaf görünebilir.
and it seems strange that nature would have so many elementary particles.

karmaşıklaşma teorisi felsefi, hatta idealist (ideolojik) gibi görünebilir.
complexity theory may seem like philosophical, even idealistic (ideological).

sunağımın üzerine basamakla çıkmayacaksınız. Çünkü çıplak yeriniz görünebilir.› ››
neither shalt thou go up by steps unto mine altar, that thy nakedness be not discovered thereon.

aynı olgu, gözlemcinin referans sistemine bağlı olarak iki farklı tanımları var gibi görünebilir.
the same phenomenon would seem to have two different descriptions depending on the frame of reference of the observer.

tamam, bir cep telefonu firmasında çalışan birinin sorması gereken bariz bir şey gibi görünebilir.
ok, it might seem like an obvious thing for someone who works for a mobile phone company to ask.