Results for yürüdüğünü translation from Turkish to English

o her sabah yürüdüğünü söyledi.
he said that he takes a walk every morning.

ben onların kol kola yürüdüğünü gördüm.
i saw them walking arm in arm.

hayvanın denize doğru yürüdüğünü düşünün.
so imagine that the animal is walking towards the sea.

o, her sabah parkta yürüdüğünü söyledi.
he said that he takes a walk in the park every morning.

bu işbirliğinin ne derece iyi yürüdüğünü söyleyebilirsiniz?
how well would you say this co-operation is working?

onun diğer bir kızla yürüdüğünü görmek onu kıskandırdı.
it made her jealous to see him walking with another girl.

o, ormanda yürüdüğünü, yabani çiçekler aradığını söyledi.
she said she was walking through the woods, looking for wild flowers.

burada küçük bir adamın ya da bir kadının yürüdüğünü görüyoruz.
we see here there's a little man walking along, or maybe a woman.

onlar ise, gölün üstünde yürüdüğünü görünce onu hayalet sanarak bağrıştılar.
but when they saw him walking upon the sea, they supposed it had been a spirit, and cried out:

cameron da çekimler sırasında bir dönem "felakete yürüdüğünü" düşündü.
cameron also thought he was "headed for disaster" at one point during filming.

balkanlara baktığımızda ise, kamu sektöründeki yolsuzluk sorununun, uyuşturucu kaçakçılığı sorunu ile el ele yürüdüğünü görüyoruz.
back in the balkans, widespread public sector corruption is also another major issue for drug trafficking.

senin rabbin, kimin allah'ın yolundan saptığını, kimin doğru yolda yürüdüğünü pek iyi bilir.
indeed your lord knows best those who stray from his way, and he knows best those who are [rightly] guided.

gemilerin denizde allah'ın lütfuyla yürüdüğünü görmez misin? allah böylece size varlığının delillerini gösterir.
do you not see how the ships run upon the sea, by the favor of allah so that he may show you his signs?

biz genelde yürüyerek keşfedenlerdeniz, ben 37.000-40.000 adım yürüdüğümü bilirim.
we usually walk to discover a city. once i walked 37.000-40.000 steps.