Trying to learn how to translate from the human translation examples.
From professional translators, enterprises, web pages and freely available translation repositories.
mal'ın büyüdüğü ev.
- 저건 무슨 집이에요?
Last Update: 2016-10-28
Usage Frequency: 1
Quality:
halkalar büyüdüğü yılları gösterir.
나이테는 한해의 성장을 나타낸다
Last Update: 2016-10-28
Usage Frequency: 1
Quality:
susamış ziyadesiyle büyüdüğü zaman avcı onu hayvanat bahçemize sattı ama isim evrak üzerinde karışmış.
'목마름' 이라고 불리다가 너무 커지자 사냥꾼이 동물원에 팔았는데
Last Update: 2016-10-28
Usage Frequency: 1
Quality:
tamar üzerindeki dul giysilerini çıkardı. peçesini örttü, sarınıp timna yolu üzerindeki enayim kapısında oturdu. Çünkü Şela büyüdüğü halde onunla evlenmesine izin verilmediğini görmüştü.
그 가 그 과 부 의 의 복 을 벗 고 면 박 으 로 얼 굴 을 가 리 고 몸 을 휩 싸 고 딤 나 길 곁 에 나 임 문 에 앉 으 니 이 는 셀 라 가 장 성 함 을 보 았 어 도 자 기 를 그 의 아 내 로 주 지 않 음 을 인 함 이
Last Update: 2012-05-06
Usage Frequency: 1
Quality:
İsa, büyüdüğü nasıra kentine geldiğinde her zamanki gibi Şabat günü havraya gitti. kutsal yazıları okumak üzere ayağa kalkınca ona peygamber yeşayanın kitabı verildi. kitabı açarak şu sözlerin yazılı olduğu yeri buldu:
예 수 께 서 그 자 라 나 신 곳 나 사 렛 에 이 르 사 안 식 일 에 자 기 규 례 대 로 회 당 에 들 어 가 사 성 경 을 읽 으 려 고 서 시
Last Update: 2012-05-06
Usage Frequency: 1
Quality:
- büyüdüğüm için üzgünüm.
정말 그립구나.
Last Update: 2016-10-28
Usage Frequency: 1
Quality: