From professional translators, enterprises, web pages and freely available translation repositories.
they have no definite knowledge of it, but merely follow conjecture; and they surely slew him not,
allah aziz ve hakimdir (mutlak galiptir, tam hüküm ve hikmet sahibidir). [2,88; 41,5; 3,55; 19,30; 3,49] {km, levililer 26,41; tesniye 30,6}
in his 1967 thesis, robert moody considered lie algebras whose cartan matrix is no longer positive definite.
onun 1967 tezi içinde, robert moodynin cartan matrisi lie cebirinde dikkat ettiği uzun olmayan pozitif tanımdır.
he declined to specify which member states oppose setting a definite timeline for bulgaria's accession to the eu.
hükümet sözcüsü hangi ülkelerin bulgaristan'a kesin bir zaman çizelgesi verilmesine karşı çıktığı konusundaki sorulara ise yanıt vermekten kaçındı.
"some of these verses are definite in meaning," it says, "and others are ambiguous."
kuran der ki: "bu ayetlerin bazılarının anlamı çok kesindir." "ama bazıları ise oldukça muğlaktır."