Results for vouloir translation from French to Turkish

vouloir
istemek

Êtes vous sûr de vouloir quitter?
Çıkmak istediğinize emin misiniz?

Êtes-vous sûr de vouloir choisir 'oui'?
are you sure you want to choose 'yes'?

etes-vous sur de vouloir supprimer le log?
günlük dosyasını silmek istediğinize emin misiniz?

etes-vous sûr de vouloir supprimer '%s' ?
'%s' silmek ister misiniz ?

etes-vous sûr de vouloir supprimer ce compte ?
bu hesabı silmek istediğinize emin misiniz?

Êtes-vous sûr de vouloir annuler l’installation ?
bu yüklemeyi iptal etmek istediğinizden emin misiniz?

etes-vous sûr de vouloir supprimer %1 %2?
%1 %2 silmek istediğinizden emin misiniz?

etes-vous sûr de vouloir supprimer ce moteur de recherche ?
arama motorunu silmek istediğinize emin misiniz?

etes-vous sûr de vouloir arrêter et puis supprimer ce service ?
bu servisi durdurup silmek istediğinize emin misiniz?

Êtes-vous sûr de vouloir supprimer ce groupe d’utilisateurs ?
bu kullanıcı grubunu kaldırmak istediğinizden emin misiniz?

etes-vous certain de vouloir supprimer le dossier sur le serveur ?
bu dizini sunucudan silmek istediğinize emin misiniz?

etes-vous sûr de vouloir arrêter et puis supprimer définitivement ce service ?
bu servisi durdurup kalıcı olarak silmek istediğinize emin misiniz?

la dangerosité de ce fichier est inconnue. Êtes-vous sûr de vouloir le télécharger ?
bu dosyanın güvenli olup olmadığı bilinmiyor. İndirmek istiyor musunuz?

le fichier %1 existe déjà. Êtes -vous sûr de vouloir écrire par dessus?
% 1 dosyası zaten var. Üzerine yazmak ister misiniz?

et l`Éternel se repentit du mal qu`il avait déclaré vouloir faire à son peuple.
böylece rab halkına yapacağını söylediği kötülükten vazgeçti.

ceci ne peut être défait, êtes vous sûr de vouloir réinitialiser avec les valeurs par défaut & #160;?
bu işlemin geri alınamayacağını bildiğiniz halde öntanımlı ayarlara geri dönmek istiyor musunuz?

cependant, vous ne saurez vouloir, à moins qu'allah veuille. et allah est omniscient et sage.
ve allah dilemedikçe onlar, dileyemezler; şüphe yok ki allah, her şeyi bilir, hüküm ve hikmet sahibidir.

À ce titre, son adoption et sa transposition au niveau national sont obligatoires pour tout pays susceptible de vouloir adhérer à l’ue.
bu haliyle, ulusal düzeyde kabulü ve aktarımı gelecekte ab’ye üye olmak isteyen her ülke için zorunludur.

le volume '%hs' existe, il est en lecture seule. Êtes-vous sûr de vouloir le remplacer?
birim '%hs' bulunuyor ve salt okunur. değiştirmek istediğinizden emin misiniz?