Results for samuhel translation from Latin to Turkish

filii samuhel primogenitus vasseni et abi
samuelin oğulları: İlk oğlu yoel, ikincisi aviya. ad masoretik metinde geçmemektedir.

de tribu symeon samuhel filius ammiu
Şimon oymağından ammihut oğlu Şemuel,

et vocavit dominus samuhel qui respondens ait ecce eg
rab samuele seslendi. samuel, ‹‹buradayım›› diye karşılık verdi.

factum est autem verbum domini ad samuhel dicen
rab samuele şöyle seslendi:

iudicabat quoque samuhel israhel cunctis diebus vitae sua
samuel yaşadığı sürece İsraile önderlik yaptı.

reversus ergo samuhel secutus est saulem et adoravit saul dominu
böylece samuel saulla birlikte geri döndü ve saul rabbe tapındı.

samuhel autem ministrabat ante faciem domini puer accinctus ephod line
bu arada genç samuel, keten efod giymiş, rabbin önünde hizmet ediyordu.

congregati ergo universi maiores natu israhel venerunt ad samuhel in ramath
bu yüzden İsrailin bütün ileri gelenleri toplanıp ramaya, samuelin yanına vardılar.

et adplicuit samuhel omnes tribus israhel et cecidit sors tribus beniami
samuel bütün İsrail oymaklarını bir bir öne çıkardı. bunlardan benyamin oymağı kurayla seçildi.

abiit autem samuhel in ramatha saul vero ascendit in domum suam in gabaat
samuel ramaya, saul da givadaki evine gitti.

dixit autem samuhel congregate universum israhel in masphat ut orem pro vobis dominu
o zaman samuel, ‹‹bütün İsrail halkını mispada toplayın, ben de sizin için rabbe yakaracağım›› dedi.

dixit autem samuhel ad populum venite et eamus in galgala et innovemus ibi regnu
samuel halka, ‹‹haydi, gilgala gidip orada krallığı yeniden onaylayalım›› dedi.

crevit autem samuhel et dominus erat cum eo et non cecidit ex omnibus verbis eius in terra
samuel büyürken rab onunla birlikteydi. rab ona verdiği sözlerin hiçbirinin boşa çıkmasına izin vermedi.

adduxit itaque isai septem filios suos coram samuhel et ait samuhel ad isai non elegit dominus ex isti
böylece İşay yedi oğlunu da samuelin önünden geçirdi. ama samuel, ‹‹rab bunlardan hiçbirini seçmedi›› dedi.

displicuitque sermo in oculis samuhelis eo quod dixissent da nobis regem ut iudicet nos et oravit samuhel dominu
ne var ki, ‹‹bizi yönetecek bir kral ata›› demeleri samuelin hoşuna gitmedi. samuel rabbe yakardı.

dixitque samuhel adducite ad me agag regem amalech et oblatus est ei agag pinguissimus et dixit agag sicine separat amara mor
samuel, ‹‹amalek kralı agakı bana getirin›› diye buyurdu. agak güvenle geldi. Çünkü, ‹‹Ölüm tehlikesi kesinlikle geçti›› diye düşünüyordu.

dixit autem dominus ad samuhel audi vocem populi in omnibus quae loquuntur tibi non enim te abiecerunt sed me ne regnem super eo
rab, samuele şu karşılığı verdi: ‹‹halkın sana bütün söylediklerini dinle. Çünkü reddettikleri sen değilsin; kralları olarak beni reddettiler.

cumque mane surrexissent et iam dilucesceret vocavit samuhel saul in solarium dicens surge ut dimittam te et surrexit saul egressique sunt ambo ipse videlicet et samuhe
sabah erkenden, şafak sökerken kalktılar. samuel, damdan saulu çağırıp, ‹‹hazırlan, seni göndereceğim›› dedi. saul kalktı. samuelle birlikte dışarı çıktılar.

adsumens itaque samuhel saulem et puerum eius introduxit eos in triclinium et dedit eis locum in capite eorum qui fuerant invitati erant enim quasi triginta vir
samuel saul ile hizmetkârını alıp yemek odasına götürdü; yaklaşık otuz çağrılı arasında ilk sırayı onlara verdi.

abiit autem etiam ipse in ramatha et venit usque ad cisternam magnam quae est in soccho et interrogavit et dixit in quo loco sunt samuhel et david dictumque est ei ecce in nahioth sunt in ram
sonunda saul kendisi ramaya doğru yola çıktı. sekudaki büyük sarnıca varınca, ‹‹samuelle davut neredeler?›› diye sordu. biri, ‹‹ramanın nayot mahallesinde›› dedi.