Trying to learn how to translate from the human translation examples.
From professional translators, enterprises, web pages and freely available translation repositories.
sonuncular, müjdeyi savunmaya atandığımı bilerek bunu sevgiyle yapıyorlar.
Инші з перекору проповідують Христа, не щиро, думаючи завдати горя кайданам моїм,
Last Update: 2012-05-06
Usage Frequency: 1
Quality:
bildiğiniz gibi, müjdeyi size ilk kez bedensel hastalığım nedeniyle bildirmiştim.
Ви ж знаєте, що я у немощі тїла благовістив вам перше.
Last Update: 2012-05-06
Usage Frequency: 1
Quality:
bunun gibi, rab müjdeyi yayanların da geçimlerini müjdeden sağlamasını buyurdu.
Так і Господь повелів тим, хто проповідує благовісте, з благовістя жити.
Last Update: 2012-05-06
Usage Frequency: 1
Quality:
yahya başka birçok konuda halka çağrıda bulunuyor, müjdeyi duyuruyordu.
І багато иншого, навчаючи, благовіствував людям.
Last Update: 2012-05-06
Usage Frequency: 1
Quality:
bu nedenle romada bulunan sizlere de müjdeyi elimden geldiğince bildirmek için sabırsızlanıyorum.
От же, що до мене, готов я й вам, що в Римі, благовіствувати.
Last Update: 2012-05-06
Usage Frequency: 1
Quality:
onlar da yola çıktılar, her yerde müjdeyi yayarak ve hastaları iyileştirerek köy köy dolaştılar.
Вийшовши ж, ходили по селах; благовіствуючи та сцїляючи всюди.
Last Update: 2012-05-06
Usage Frequency: 1
Quality:
müjdeyi yayma çabalarından ötürü bütün kiliselerce övülen bir kardeşi de onunla birlikte gönderiyoruz.
Послали ж ми з ним і брата, котрого похвала в євангелию по всіх церквах.
Last Update: 2012-05-06
Usage Frequency: 1
Quality:
bir başkasının attığı temel üzerine inşa etmemek için müjdeyi mesihin adının duyulmadığı yerlerde yaymayı amaç edindim.
Так силкувавсь я благовістити, не де іменував ся Христос, щоб на чужій основинї не будувати,
Last Update: 2012-05-06
Usage Frequency: 1
Quality:
bunu öğrenen pavlusla barnaba, likaonyanın listra ve derbe kentlerine ve çevre bölgeye kaçarak oralarda da müjdeyi yaydılar.
вони довідавшись, повтікали в городи Ликаонські, Листру та Дервию, і в околицю,
Last Update: 2012-05-06
Usage Frequency: 1
Quality:
petrusla yuhanna tanıklık edip rabbin sözünü bildirdikten sonra, samiriyenin birçok köyünde de müjdeyi duyura duyura yeruşalime döndüler.
Ті ж, що сьвідвували, глаголавши слово Господнє, вернулись у Єрусалим, і в многих селах Самарийських благовіствували.
Last Update: 2012-05-06
Usage Frequency: 1
Quality:
ama içlerinden kıbrıslı ve kireneli olan bazı adamlar antakyaya gidip greklerle de konuşmaya başladılar. onlara rab İsayla ilgili müjdeyi bildirdiler.
Були ж деякі з них люде з Кипру і Киринеї, котрі, прийшовши в Антиохию, говорили до Єленян, благовіствуючи Господа Ісуса.
Last Update: 2012-05-06
Usage Frequency: 1
Quality:
vahiy uyarınca gittim. boş yere koşmayayım ya da koşmuş olmayayım diye, öteki uluslar arasında yaydığım müjdeyi özel olarak ileri gelenlere sundum.
А пійшов я по відкриттю, і предложив їм благовісте, котре проповідую між поганами, тільки па самоті, значнішим, чи не марно я ходжу або ходив.
Last Update: 2012-05-06
Usage Frequency: 1
Quality:
pavlusun gördüğü bu görümden sonra hemen makedonyaya gitmenin bir yolunu aradık. Çünkü tanrının bizi, müjdeyi oradakilere duyurmaya çağırdığı sonucuna varmıştık.
Як же видїннє увидїв, забажали ми зараз іти в Македонцю, зрозумівши, що Господь покликав нас благовіствувати їм.
Last Update: 2012-05-06
Usage Frequency: 1
Quality:
bildiğiniz gibi, daha önce filipide eziyet görmüş, aşağılanmıştık. ama şiddetli karşı koymalara rağmen, tanrısal müjdeyi size duyurmak için tanrımızdan cesaret aldık.
нї, пострадавши перед тим і дознавши зневаги, як знаєте, в Филипах, зосьмілились ми в Бозї нашому глаголати до вас благовістє Боже з великою боротьбою.
Last Update: 2012-05-06
Usage Frequency: 1
Quality:
Çünkü size gelen ve bizim tanıttığımızdan değişik bir İsayı tanıtanları pekâlâ hoş görüyorsunuz. ayrıca, aldığınız ruhtan farklı bir ruhu ve kabul ettiğinizden farklı bir müjdeyi kabul ederek bunları hoş görüyorsunuz.
Бо коли ж хто, прийшовши, иншого Христа проповідує, котрого ми не проповідували, або духа иншого ви приймаєте, котрого не прийняли, або инше благовісте, котрого не одержали; то ви були б дуже терпіливі.
Last Update: 2012-05-06
Usage Frequency: 1
Quality:
hepiniz için böyle düşünmekte haklıyım. her an yüreğimdesiniz. İster zincire vurulmuş, ister müjdeyi savunup doğrulamakta olayım, hepiniz benimle birlikte tanrının lütfuna ortaksınız.
Яко ж праведно єсть мені се думати про всїх вас, тим що маю вас у серцї і у вязницї моїй і в обороні і в утвердженню благовістя, вас усїх, спільників моїх благодати.
Last Update: 2012-05-06
Usage Frequency: 1
Quality:
ama İsa, ‹‹Öbür kentlerde de tanrının egemenliğiyle ilgili müjdeyi yaymam gerek›› dedi. ‹‹Çünkü bunun için gönderildim.››
Він же рече до них: Що й иншим городям благовістити менї треба царство Боже; бо на се я посланий.
Last Update: 2012-05-06
Usage Frequency: 1
Quality:
evet, gerçek yoldaşım, sana da yalvarırım, bu kadınlara yardım et. Çünkü onlar benimle, klementle ve adları yaşam kitabında bulunan öbür emektaşlarımla birlikte müjdeyi yaymak için mücadele ettiler.
Благаю й тебе, щирий товаришу, помагай їм, що працювали в благовіствуванню зо мною, і з Климентом, і з иншими помічниками моїми, котрих імення в книзі життя.
Last Update: 2012-05-06
Usage Frequency: 1
Quality:
ama timoteosun, değerini kanıtlamış biri olduğunu, babasının yanında hizmet eden çocuk gibi, müjdenin yayılması için benim yanımda hizmet ettiğini bilirsiniz.
Ви ж досьвід його знаєте; тим, що як батькові дитина, так він служив зо мною в благовістї.
Last Update: 2012-05-06
Usage Frequency: 1
Quality: