Sie suchten nach: drogenkonsumenten (Deutsch - Türkisch)

Drogenkonsumenten in Haftanstalten
Yerel yaygınlık

Mortalität unter problematischen Drogenkonsumenten
Ölüm oranları ve uyuöturucuya baôlı ölümler

Unterstützung für Drogenkonsumenten in Haftanstalten
Aşırı dozu önlemeye yönelik tedbirlerin sağlanma düzeyi de benzerdir.

Behandlung unterschiedlicher Gruppen von Drogenkonsumenten
1980’lerin ikinci yarısında eroin kullanımına tepki olarak gelen politik onaydan sonra, ikame tedavisi çoğu ülkede opioid bağımlılığının tedavisi için başlıca seçenek haline gelmiştir (Şekil 2).

Merkmale der Drogenkonsumenten in ambulanter Behandlung
Ayakta tedavi gören uyuşturucu hastalarının nitelikleri

HIV-Seroprävalenz bei getesteten injizierenden Drogenkonsumenten
Enjekte ederek uyuşturucu kullanımına bağlı HİV salgınları Estonya ve Letonya’da 2001 ve Litvanya’da da 2002 yılı kadar yakın zamanda meydana gelmiştir.

Therapien für Drogenkonsumenten mit psychiatrischer Komorbidität finden
Bunlara örnek olarak, cinsiyet gruplarının farklı ihtiyaçlarını göz önünde bulundurmak verilebilir (ayrıca bkz. cinsiyet konusunda seçili yayın).

Darunter ist sicher eine erhebliche Zahl problematischer Drogenkonsumenten.
Bunlar arasında da önemli oranda sorunlu uyuşturucu kullanıcısı bulunmaktadır.

Drogenkonsumenten ist dieser Anteil wahrscheinlich wesentlich höher.
genellikle uyuşturucu üretimi, ticareti ve satışının yanı sıra uyuşturucu kullanımı ve kullanım amaçlı bulundurma gibi suçlara ilişkindir.

HIV-Prävalenz bei jungen und neuen injizierenden Drogenkonsumenten
bir süredir enjekte edenler) ve genç EUK (25 yaş altı) örneklerindeki HIV enfeksiyonu seviyeleri incelenebilir.

Haftanstalten: Angebote für Drogenkonsumenten sind nach wie vor unzureichend
Hapishane: uyuşturucu kullanıcılarına yönelik hizmetler hâlâ yetersiz

Aktionen und Maßnahmen für Drogenkonsumenten in Haftanstalten in den neuen Mitgliedstaaten
Yeni Üye Devletler’de hapishanelerdeki uyuöturucu kullanıcılarıyla ilgili eylemler ve müdahaleler

Niemals zuvor wurden so viele Drogenkonsumenten vom Betreuungssystem erreicht.
Bakım sistemi ilk kez olarak bu kadar büyük sayılarda uyuşturucu kullanıcısına ulaşmıştır.

Viele Drogenkonsumenten greifen auch auf eine Kombination dieser Möglichkeiten zurück.
Uyuşturucu etkisi altındayken araba kullanma suçları da bu uyuşturucuya bağlı suç kategorisinde yer almaktadır.

Der Indikator für problematischen Drogenkonsum und die Erfassung versteckter Gruppen von Drogenkonsumenten
Bu raporun başlarında, Avrupa’da eroin kullanımı ile enjekte etmenin ayrı bir tahmini ilk kez olarak verilmişti.

Die EBDD fördert Forschungsarbeiten zur Schätzung der Gesamtmortalität unter problematischen Drogenkonsumenten.
EMCDDA, sorunlu uyuşturucu kullanıcıları arasında toplam ölüm oranının değerlendirilmesine yönelik araştırmaları teşvik etmektedir.

Drogenkonsumenten beschränken ihren Konsum nur sehr selten auf eine einzige Substanz.
Bulgular endişe vericidir.

In der Europäischen Union wurden die Maßnahmen für inhaftierte Drogenkonsumenten ausgebaut.
Beş yıl öncesine kıyasla, daha fazla sayıda ülke artık aşağıdaki alanlarda faaliyetler yapıldığını rapor etmektedir: uyuşturucuyla ilgili bilgilendirme ve önleme; bulaşıcı hastalık taramaları ve aşılama ile ikame tedavisi de dahil olmak üzere, uyuşturucu bağımlılığı tedavisi.

Als solche werden diese Menschen als problematische Drogenkonsumenten definiert und beobachtet.
Çoklu uyuöturucu kullanımı dolayısıyla artan riskler

Die übrigen Länder konzentrieren sich noch immer ausschließlich auf die Kinder von Drogenkonsumenten.
Geri kalan ülkeler halen yalnızca uyuşturucu kullananların çocuklarına odaklanmaktadır.