Sie suchten nach: retsforfølges (Dänisch - Türkisch)

- retsforfølges de ikke?
- adalet önüne çıkarılmıyorlar mı?

han skulle retsforfølges.
trans pacific'in bombalanmasıyla ilgili mahkemeye çıkarılacakmış.

– at flass retsforfølges fair.
flass çabaladı. adil bir şekilde.

donald culpepper kan ikke retsforfølges.
donald culpepper artık duruşmalara çıkarılamaz.

han beslutter, hvem der skal retsforfølges.
- kime dava açacağına o karar verir. - olmaz.

smil og sig: "jeg vil ikke retsforfølges."
gülümse ve, "davadan kaçış." de.

højesteret afviser, at præsidenten ikke kan retsforfølges.
ve dört,üç,iki--

han skal flyttes til congo, hvor han skal retsforfølges.
kongo'ya naklediliyor. 10 suç dosyasıla baya bir yorgun olacak.

alt internationalt mandskab har immunitet og kan ikke retsforfølges.
tüm uluslararası personelin dokunulmazlığı var. yargılanamazlar.

du retsforfølges for lydighedsnægtelse, vold giver ekstra lang straf.
- askeri mahkeme ile karşı karşıyasın emre itaatsizlikten, tamam mı?

de kan ikke afsløre brevets indhold, fordi de kan retsforfølges.
bu da dava edilme tehdidiyle benim mektubumu açıklamarını engelleyecek.

byens kasse er drænet. jeg regner med, at de retsforfølges.
yozlaşmış, yolsuzluk yapmış veya yapması olağan olanlar...

du kan ikke retsforfølges for nogen handlinger, citat, i ledtog med, citat slut - - ballonmanden.
balon adam'la "geçirdiğin süre boyunca" işlediğin suçlar için yargılanamazsın.

- de vil retsforfølge mig!
- mahkemeye çıkaracaklar!