Sie suchten nach: 170 (Englisch - Türkisch)

170
170

170–177).
170–177).

170: 843–850.
170: 843–850.

approx. 170- 210
yaklaşık 170-120

" 25(1): 157–170.
" 25(1): 157–170.

640 x 380 x 170 mm
640 x 380 x 170 mm

ª (#170;) feminine ordinal
ª (# 170;) kadınsı sıra sayısı

isbn 1-55860-170-8.
isbn 1-55860-170-8.

vat be 0403 170 701, rpm/rpr brussels
vat be 0403 170 701, rpm/rpr brussels

her blood pressure was an alarming 230 over 170.
kan basıncı endişe verecek şekilde 230'a 170 idi.

anthropologists have found evidence of romantic love in 170 societies.
İnsan bilimciler 170 toplumda romantik aşkın kanıtlarını buldular.

in all, 170 domestic and foreign publishing houses participated.
etkinliğe toplam 170 yerli ve yabancı yayınevi katıldı.

the diameter at the point of mounting shall be 170 to 230mm.
montaj noktası çapı 170 ila 230 mm arasında olacaktır.

banksia is a genus of around 170 species in the plant family proteaceae.
banksia, proteaceae bitki ailesindeki 170 civarında türün familyasıdır.

the pair orbit each other every 170 years at a distance of about 90 au.
Çiftin yörünge süresi 170 yıldır ve birbirlerine olan mesafe 90 au'dur.

this year's sarajevo film festival will screen more than 170 films in 15 programmes.
bu yılki saraybosna film festivali'nde 15 programda 170 film gösterilecek.

susanna may have been composed around 170–130 bce in the context of the hellenisation struggle.
susanna may have been composed around 170-130 bce in the context of the hellenisation struggle.

around 170 reformist leaders were under arrest and many foreign journalists were facing restrictions and bans, she wrote.
karan yazısında, yaklaşık 170 reformcu liderin tutuklandığını ve bir çok yabancı gazetecinin kısıtlamalar ve yasakarla karşı karşıya olduğunu ileri sürdü.

it is indeed, but the ocean is liquid methane -- the temperature minus 170 degrees centigrade.
gerçekten benziyor, ama okyanus likid metan'dan-- ısı eksi 170 derece santigrad.

between 170–175, she was in the north, and in 175, she accompanied aurelius to the east.
faustina (170-174) yılları arasında aurelius'la birlikte önce kuzeye sonra da 175'de öldüğü doğuya gitti.