Sie suchten nach: fornication (Englisch - Türkisch)

do not approach fornication.
sakın zinaya yaklaşmayın!

if any two people commit fornication, punish them.
eşcinselliği içinizden iki erkek yaparsa onlara eziyet edin.

and do not go near fornication, as it is immoral and an evil way.
sakın zinaya yaklaşmayın! Çünkü o, çirkinliği meydanda olan bir hayasızlıktır, çok kötü bir yoldur.

do not approach fornication. it is indeed an indecency and an evil way.
sakın zinaya yaklaşmayın; doğrusu bu çirkindir, kötü bir yoldur.

and go not nigh to fornication; surely it is an indecency and an evil way.
sakın zinaya yaklaşmayın! Çünkü o, çirkinliği meydanda olan bir hayasızlıktır, çok kötü bir yoldur.

and approach not fornication; surely it is an indecency, and evil as a way.
sakın zinaya yaklaşmayın! Çünkü o, çirkinliği meydanda olan bir hayasızlıktır, çok kötü bir yoldur.

that is for those of you who fear fornication, but it is better for you to be patient.
bu (cariye ile evlenme izni), içinizden günaha düşmekten korkanlar içindir. sabretmeniz ise sizin için daha hayırlıdır.

for this is the will of god, even your sanctification, that ye should abstain from fornication:
tanrının isteği şudur: kutsal olmanız, fuhuştan kaçınmanız,

(viii) do not even approach fornication for it is an outrageous act, and an evil way.
sakın zinaya yaklaşmayın! Çünkü o, çirkinliği meydanda olan bir hayasızlıktır, çok kötü bir yoldur.

that provision is for those of you who fear fornication; yet it is better for you to be patient.
bu (cariye ile evlenme izni), içinizden günaha düşmekten korkanlar içindir. sabretmeniz ise sizin için daha hayırlıdır.

neither let us commit fornication, as some of them committed, and fell in one day three and twenty thousand.
onlardan bazıları gibi fuhuş yapmayalım. fuhuş yapanların yirmi üç bini bir günde yok oldu.

those of your women who commit fornication, let four (muslim) witness testify to their act.
kadınlarınızdan fuhuş yapanlara karşı aranızdan dört şahit getirin.

but fornication, and all uncleanness, or covetousness, let it not be once named among you, as becometh saints;
aranızda fuhuş, pislik ya da açgözlülük anılmasın bile. kutsallara yaraşmaz bu.

but that we write unto them, that they abstain from pollutions of idols, and from fornication, and from things strangled, and from blood.
ancak putlara sunulup murdar hale gelen etlerden, fuhuştan, boğularak öldürülen hayvanların etinden ve kandan sakınmaları gerektiğini onlara yazmalıyız.

if any two people commit fornication, punish them. if they repent and reform, let them go. god is all-forgiving and all-merciful.
İçinizden fuhuş yapan her iki tarafa ceza verin; eğer tevbe eder, uslanırlarsa artık onlara ceza verip eziyet etmekten vazgeçin; çünkü allah tövbeleri çok kabul eden ve çok esirgeyendir.

mortify therefore your members which are upon the earth; fornication, uncleanness, inordinate affection, evil concupiscence, and covetousness, which is idolatry:
bu nedenle bedenin dünyasal eğilimlerini -fuhşu, pisliği, şehveti, kötü arzuları ve putperestlikle eş olan açgözlülüğü- öldürün.

being filled with all unrighteousness, fornication, wickedness, covetousness, maliciousness; full of envy, murder, debate, deceit, malignity; whisperers,
her türlü haksızlık, kötülük, açgözlülük ve kinle doldular. kıskançlık, öldürme hırsı, çekişme, hile, kötü niyetle doludurlar.