Sie suchten nach: grab;grab (Englisch - Türkisch)

grab
vinç kepçe

grab keys
tuşları yakala

grab him.
yakala onu.

grab dredger
çift çeneli kovalı tarak

grab a seat.
bir koltuk kapın.

grab nzb files
nzb dosyalarını elde tut

grab a spoon.
bir kaşık alın.

i'll grab it.
onu yakalayacağım.

grab all possible keys
mümkün olan tüm tuşları yakala

let me grab my bag.
Çantamı alayım.

grab or appropriate dredger
Çift çeneli kovalı tarak veya uygun tarak

grab a hold of the rope.
İpi tut.

"okay, come on, grab me."
'' tamam, gel, beni tut. ''

grab powerups to speed up.
y - hayır hander hüner.

grab a broom and help us clean.
bir süpürge al ve temizlememize yardım et.

do not grab my beard or my head!
sakalımı ve başımı (saçımı) tutma.

grab him! don't let him get away.
yakala onu, uzaklaşmasına izin verme.

i had to grab her to keep her from falling.
onun düşmesini engellemek için onu tutmak zorunda kaldım.

power grab: albania considers nuclear energy
güç çekişmesi: arnavutluk nükleer enerji düşünüyor

grab the gems and throw them back up before they crush you
mücevherleri tut ve seni ezmeden onları geriye at