Sie suchten nach: thamud (Englisch - Türkisch)

thamud,
rahime atılan nutfeden (spermden) erkek ve dişi çiftini yaratma, öldükten sonra diriltme, tekrar yaratma o'na aittir. İnsanı zengin, kanaat sahibi ve halinden memnun etmek de o’na aittir.

and that thamud!
rahime atılan nutfeden (spermden) erkek ve dişi çiftini yaratma, öldükten sonra diriltme, tekrar yaratma o'na aittir. İnsanı zengin, kanaat sahibi ve halinden memnun etmek de o’na aittir.

and thamud tribes,
rahime atılan nutfeden (spermden) erkek ve dişi çiftini yaratma, öldükten sonra diriltme, tekrar yaratma o'na aittir. İnsanı zengin, kanaat sahibi ve halinden memnun etmek de o’na aittir.

so away with thamud!
bak işte nasıl yok olup gittiler.

lo! away with thamud.
bak işte nasıl yok olup gittiler.

and thamud (people).
rahime atılan nutfeden (spermden) erkek ve dişi çiftini yaratma, öldükten sonra diriltme, tekrar yaratma o'na aittir. İnsanı zengin, kanaat sahibi ve halinden memnun etmek de o’na aittir.

of pharaoh and thamud?
(yani) fir'avn ve semud(kavimlerin)in?

thamud denied the messengers
semud (halkı) da elçileri yalanladı.

oh, the thamud were destroyed.
bak işte nasıl yok olup gittiler.

the thamud rejected the warnings,
semud (kavmi) de uyarıları yalanladı.

and 'ad and thamud (people)!
ad ve semud'u da (helak ediverdik).

and (remember) 'ad and thamud.
ad ve semud milletlerini de yok ettik. bunu, oturdukları yerler göstermektedir.

thamud indeed defied their lord.
semûd kavmi, rablerine nankörlük etmişti.

thamud (people) belied the messenger.
semud (halkı) da elçileri yalanladı.