Sie suchten nach: weapons (Englisch - Türkisch)

weapons
silah

they have weapons.
onların silahları var.

drop your weapons!
silahlarınızı bırakın!

get their weapons.
onların silahlarını alın.

put down your weapons!
silahlarınızı yere bırakın!

(murders, weapons, etc.
(Öldürme, silahlar, vs.

where are the weapons?
silahlar nerede?

weapons export was prohibited.
silah ihracatı yasaklandı.

i do not use them as weapons.
bunları birer silah olarak kullanmıyorum.

“non-lethal” weapons do kill
Öldürücü olmayıp Öldüren silahlar

i gave tom the weapons he wanted.
tom'a istediği silahları verdim.

does your country have nuclear weapons?
Ülkeniz nükleer silahlara sahip mi.

illegal weapons worry bih law enforcement
yasa dışı silahlar bh asayişini endişelendiriyor

pasok's weapons of choice are:
pasok'un en güvendiği silahları şunlar:

large weapons cache seized in kosovo
kosova'da büyük miktarda silah ele geçirildi

and it also enhances nuclear weapons proliferation.
ve bunun yanında nükleer silahların yayılmasını arttırır.

macedonian police bust international weapons smuggling ring
makedon polisi uluslararası silah kaçakçılığı çetesini çökertti

sfor did not disclose how many weapons were confiscated.
sfor tarafından, kaç adet silah ele geçirildiği açıklanmadı.

skopje launches campaign to collect illegal weapons
Üsküp, yasadışı silah toplama kampanyasını başlattı

light weapons are becoming mass destruction weapons."
hafif silahlar kitle imha silahlarına dönüşmektedir," şeklinde devam etti.