Sie suchten nach: you can get it in a store if you can help (Englisch - Türkisch)

you can do it if you try.
eğer denerseniz, yapabilirsiniz.

you can get it at a bookstore.
bir kitapçıdan alabilirsin.

you can get it for free.
onu ücretsiz alabilirsin.

i think you can get it.
ben onu alabileceğinizi düşünüyorum.

you can find it in the attachment
ekte paylaşıyorum

"you can put it in your hand.
"elinize alabilirsiniz.

come if you can.
gel gelebilirsen.

you can get to her house in a variety of different ways.
Çeşitli farklı yollardan onun evine gidebilirsin.

you can snap through it in maybe two years if you read eight hours a day.
İki yıl içinde şöyle bi okuyabilirsiniz, günde sekiz saatinizi ayırarak.

i hope you can help.
umarım yardım edebilirsin.

do come if you can!
gelebiliyorsan, gel!

if you can speak turkish
konuşabilirsiniz

because they actually said that you can get any color you like in a spectrum.
Çünkü onlar aslında dediler ki bir spektrumdan istediğin renki alabilirsin.

so you can have -- and you can do it in a very small space in fact.
Öyle ki -- ve bunu çok küçük bir alanda bile yapabilirsiniz.

and then odysseus says, "i see that you can get it.
odysseus şöyle devam eder; "görüyorum ki anlamışsın.

i wonder if you can really try.
gerçekten deneyebilecek misin merak ediyorum.

because biological control phenomenon, you can see it in your backyard.
Çünkü biyolojik kontol olayını, arka bahçenizde görebilirsiniz.

"you can get it at the courthouse," the clerk added.
"onu adliye binasında alabilirsin, " katip ekledi.

and if you can, just scribble a pattern.
olabilirse kabataslak bir yörünge çizmeniz kafi.

i still don't see how you can help.
nasıl yardım edebileceğini hâlâ anlamıyorum.