Sie suchten nach: you should try sari (Englisch - Türkisch)

you should call.
aramalısın.

you should know!
hqberin olsun

you should try the exam again.
sınavı tekrar denemelisin.

tom should try it.
tom onu denemeli.

it's good. you should try it.
o iyidir. onu denemelisin.

you should try to be more like tom.
tom'a daha çok benzemeye çalışmalısın.

you should be arrested.
tutuklanmalısın.

you should leave, tom.
gitmelisin, tom.

you should leave immediately.
derhal gitmelisin.

all right, see? you guys should try it out.
pekala, gördünüz mü? gidip denemeniz gerek.

before buying shoes, you should try them on.
ayakkabıları almadan önce onları denemelisin.

perhaps you should try doing one thing at a time.
belki bir seferde bir şey yapmaya çalışmalısın.

i should try to catch up with tom.
tom'u yakalamaya çalışmalıyım.

i persuaded him that he should try again.
onun tekrar denemesi gerektiği konusunda onu ikna ettim.

i agree with them that we should try again.
tekrar denememiz konusunda onlarla aynı fikirdeyim.

afterwards, you should try to understand the ethic values of each representative indirectly with particular questions.
sonrasında ise her bir temsilcinin ethic değerlerini belli başlı sorularla undirect bir şeklide anlamaya çalışmaktır.