Sie suchten nach: proksime (Esperanto - Türkisch)

tute proksime.
Çok yakında.

estas domo, proksime.
yakında bir ev var.

proksime de mia loĝurbo...
kasabamın yakınında...

- ne, sed proksime de tie ĉi.
- hayır, ama buraya uzak değil.

9a horo, proksime al mike johnson
... saat 9'da, mike johnson'ın tarafında...

eble ni estas proksime de stacio
İstasyonun yakınındayız herhalde.

tial mi povis esti proksime de vi.
- senin için görünmezdim. - kahretsin.

Ĉu vi loĝas proksime de tie ĉi?
buralarda mı oturuyorsun?

ni estas proksime kaj mi trovos gin.
- Çok yaklaştık ve onu bulacağız.

mi estos proksime de vi, sed aliforme.
endişelenme, kılık değiştirip seni izleyeceğim.

estas danĝere ludi proksime de la fajro.
ateş etrafında oynamak tehlikelidir.

mi ŝatas havi vin proksime de mi, doktoro.
birtakım avantajları oluyor. serrano, sen kal.

iru tra la marĉo kaj kaŝi proksime de la lago.
bataklıktan geçtikten sonra, göle gelene kadar kendinizi koruyun. - tamam.

banko de nebulo proksime de la stacioweather condition
İstasyon yakınında sis bankıweather condition

proksime de mia loĝurbo estis... odoro de karno...
kasabamın yakınında bir et kokusu vardı...

la plej multaj akcidentoj okazas proksime al la loĝejo.
kazaların çoğu evin yakınında olur.

kiam vi vizitos malsanulon, ĉiam mi staros proksime de li.
bir hastanın yanına gittiğinde, ben de her zaman yanında olacağım.

pro la translokiĝo ni ekloĝis pli proksime al li, ĉe l' haveno.
son taşındığımız ev, bizi ona yaklaştırmıştı. limana yakındı.

neniam mi perfidis vin... kaj nun mi estas pli proksime de vi ol antaŭ.
- sana ihanet etmedim ve her zamankinden daha çok seninleyim.

la humideco venanta de la sudo.. ... pli proksime al tagmezo moviĝos al la oriento.
güneyden gelen nemli hava gündüz doğuya geçecek.