Sie suchten nach: abelha viva (Spanisch - Türkisch)

viva los hermanos
long live the brothers

no le olvidaré mientras viva.
yaşadığım sürece onu asla unutmayacağım.

cuando se pregunte a la niña enterrada viva
canlı canlı gömülen kız çocuğu sorulduğu zaman:

con cálices. jarros y una copa de agua viva,
akıp giden şarap kaynağından doldurulmuş testiler, ibrikler ve kadehlerle.

haz bien a tu siervo, para que viva y guarde tu palabra
sözüne uyayım.

justicia eterna son tus testimonios; dame entendimiento, para que viva
bana akıl ver ki, yaşayayım.

alabaré a jehovah en mi vida; a mi dios cantaré salmos mientras viva
var oldukça tanrıma ilahiler söyleyeceğim.

la reproducción del color es natural y viva y está acompañada por una excelente exposición.
cihazın yüksek çözünürlüklü ve parlak netlikteki görüntü kalitesi çok iyi.

me ha bendecido dondequiera que me encuentre y me ha ordenado la azalá y el azaque mientras viva,
"beni, bulunduğum her yerde kutsal ve bereketli kıldı. yaşadığım sürece bana namazı/duayı, zekâtı önerdi."

hicimos del hijo de maría y de su madre un signo y les ofrecimos refugio en una colina tranquila y provista de agua viva.
biz, meryem'in oğlunu ve annesini bir ayet kıldık ve ikisini barınmaya elverişli ve akar suyu olan bir tepede yerleştirdik.

el sacerdote examinará la carne viva y lo declarará impuro. la carne viva es inmunda; es lepra
kâhin kızıl et görürse, kişiyi kirli ilan edecektir. kızıl et kirlidir, deri hastalığıdır.

"no tomarás mujer juntamente con su hermana, para hacerla su rival, descubriendo su desnudez mientras aquélla viva
karın yaşadığı sürece onun kızkardeşini kuma olarak almayacak ve onunla cinsel ilişki kurmayacaksın.

los pobres comerán y serán saciados. alabarán a jehovah los que le buscan. ¡que viva vuestro corazón para siempre
sonsuza dek ömrünüz tükenmesin!

"asimismo, cuando la piel del cuerpo tiene quemadura de fuego y en la carne viva de la quemadura aparece una mancha clara, rojiza o blanca
‹‹deride ateş yanığı varsa ve et kırmızımsı-beyaz ya da beyaz, parlak bir leke haline gelmişse,

el buffer limitado requiere un tiempo de espera de literalmente algunos segundos (al menos 4) antes de que la cámara muestre algún signo de estar viva de nuevo.
kameranın sınırlı tampon belleği, cihazın tekrar kendine geldiğinin işaretini verebilmesi için iki çekim arasında kullanıcıyı en az 4 saniye kadar bir süre bekletiyor.