Sie suchten nach: ungido (Spanisch - Türkisch)

y los cristianos dicen: «el ungido es el hijo de alá».
hıristiyanlar da, mesih (İsa) allah'ın oğludur dediler.

el sacerdote ungido llevará al tabernáculo de reunión parte de la sangre del novillo
meshedilmiş kâhin boğanın kanını buluşma Çadırına götürecek.

allí haré surgir el poderío de david; he preparado una lámpara para mi ungido
işık olarak sürdüreceğim.

el ungido no tendrá a menos ser siervo de alá, ni tampoco los ángeles allegados.
hiçbir zaman mesih de allah'ın bir kulu olmaktan çekinmez, allah'a yakın melekler de.

después el sacerdote ungido tomará parte de la sangre del novillo y la llevará al tabernáculo de reunión
meshedilmiş kâhin boğa kanının birazını buluşma Çadırına götürecek.

oh jehovah dios, no rechaces a tu ungido. acuérdate de tu misericordia para con tu siervo david.
kulun davut'a yaptığın iyilikleri anımsa.›› davut'un yaptığı iyilikleri anımsa››.

le dijo david: --¿cómo no tuviste temor de extender tu mano para destruir al ungido de jehovah
davut, ‹‹rabbin meshettiği kişiye el kaldırıp onu yok etmekten korkmadın mı?›› diye sordu.

Él engrandece las victorias de su rey y muestra misericordia a su ungido: a david y a sus descendientes, para siempre
sonsuza dek sevgi gösterir.

no creen, en realidad, quienes dicen: «alá es el ungido, hijo de maría».
"allah ancak meryem oğlu mesih'tir" diyenler and olsun ki kafir olmuşlardır.

y los cristianos dicen: «el ungido es el hijo de alá». eso es lo que dicen de palabra.
hıristiyanlar da “mesih, allah’ın oğludur.” dediler.bu onların ağızlarında geveledikleri sözlerden ibarettir.onlar, sözlerini daha önce geçmiş kâfirlerin sözlerine benzetiyorlar.

el ungido, hijo de maría, no es sino un enviado, antes del cual han pasado otros enviados, y su madre, veraz.
meryem oğlu mesih ancak bir resuldür. ondan önce de (birçok) resuller gelip geçmiştir.

cuando los filisteos oyeron que habían ungido a david rey sobre israel, subieron todos los filisteos en busca de david. cuando david oyó esto, descendió a la fortaleza
filistliler davutun İsrail kralı olarak meshedildiğini duyunca, bütün filist ordusu onu aramak için yola çıktı. bunu duyan davut kaleye sığındı.

el ungido no tendrá a menos ser siervo de alá, ni tampoco los ángeles allegados. a todos aquéllos que tengan a menos servirle y hayan sido altivos les congregará hacia sí.
ne mesih, allah'a kul olmaktan çekinir, ne de tanrının kendisine yakınlaştırdığı melekler ve ona kulluktan çekinen ve ululanmak isteyenleri o, tapısında toplayacaktır.

el ungido, hijo de maría, no es sino un enviado, antes del cual han pasado otros enviados, y su madre, veraz. ambos tomaban alimentos.
meryem oğlu mesih sadece peygamberdir, -ondan önce de peygamberler geçmiştir- onun annesi dosdoğrudur, her ikisi de yemek yerlerdi.

entonces hiram, rey de tiro, al oír que a salomón lo habían ungido rey en lugar de su padre, envió sus servidores a salomón; porque hiram siempre había estimado a david
sur kralı hiram, süleymanın babası davutun yerine kral olarak meshedildiğini duyunca, elçilerini süleymana gönderdi. Çünkü davutla hep dostça geçinmişti.

Éstas son las últimas palabras de david: "dijo david hijo de isaí, dijo el hombre a quien dios levantó, el ungido del dios de jacob, el dulce salmista de israel
İsrailin sevilen ezgi okuyucusu şöyle diyor:

di: «¿quién podría impedir a alá que. si Él quisiera, hiciera morir al ungido, hijo de maría, a su madre y a todos los de la tierra?»
(onlara) de ki: " allah, meryemoğlu İsa mesih'i, anasını ve bütün yeryüzündekileri helak etmek istese o'na kim engel olabilir? "