Sie suchten nach: grev (Türkisch - Englisch)

grev
strikebreaking

grev dosyası
new dog

bir grev var.
there is a strike.

tahran'da grev
strike in tehran

tek bir grev bile olmadı.
there hasn't been a single strike.

grev ulusal ekonomiyi aksatmıştır.
the strike hindered the national economy.

grev kömür fiyatını etkiler mi?
will the strike affect the price of coal?

mostar il idaresi çalışanları grev yaptılar
mostar city administration workers stage strike

tielmann fabrikasında çalışırken bir grev başladı.
while working for the tielmann factory a strike broke out.

ancak sendikalara göre, 415 okul grev yapıyor.
according to the unions, however, 415 schools are on strike.

yeni grev dalgası yunanistan'da hayatı felç etti
new strikes paralyse greece

grev yapan işçiler ücretlerinin kesilmesini protesto etti.
the striking workers protested their pay cut.

Çalışanlar ücret ve ikramiyeleri ödenmediği için grev düzenlediler.
employees have staged a strike over unpaid salaries and benefits.

o yüzden sonbaharın grev bakımından sıcak geçeceğini sanmıyorum.
that is why i do not expect a "hot fall" as far as strikes are concerned.

otobüs hatları grev boyunca rakamlarında belirgin bir artış yaşadı.
bus lines saw spectacular growth in their numbers during the strike.

grev, hükümetle sendikalar arasındaki pazarlıklardan sonuç alınamaması üzerine ilan edildi.
the strike was declared after negotiations between government and the unions ended without success.

hükümetin reform planlarına karşı çıkan sendikalar önümüzeeki günlerde grev duyurusunda bulundular.
opposing the government's reform plans, unions have announced strikes in the coming days.

1912'de watertown arsenal'deki grev, kongre araştırması ile sonuçlandı.
the strike at watertown arsenal led to the congressional investigation in 1912.

açlık grevi
red plane i