Sie suchten nach: kımıldamaz (Türkisch - Dänisch)

yerinden bile kımıldamaz!
det rokker sig ikke.

bir dağ yerinden kımıldamaz.
et bjerg bevæger sig ikke.

kımıldar kımıldamaz avlarlar bizi.
vi bliver nedskudt, så snart vi rører på os.

kımıldamaz ermişler yakaranı dinlerken.
en helgen plejer ej at røre sig, omend han giver, når man beder smukt.

İmzalamadan tek bir asker dahi kımıldamaz.
du må skrive under først!

bir aziz kımıldamaz, kabul etse bile bir dileği.
"skønt bøn er hørt, en helgen ej sig rører."

maine'de hiç kimse, hiçbir zaman, hiçbir şey için kımıldamaz mı?
tager man aldrig initiativet i maine?

gemi bir kum yükseltisine çarpıp karaya oturdu. geminin başı kuma saplanıp kımıldamaz oldu, kıç tarafı ise dalgaların şiddetiyle dağılmaya başladı.
men de stødte på en grund med dybt vand på begge sider, og der satte de skibet, og forstavnen borede sig fast og stod urokkelig, men bagstavnen sloges sønder af bølgernes magt.

- teşekkür ederim. kımıldamazsam sakat dizime iyilik etmiş olurum.
tak, men mit dårlige knæ vil hellere blive her.