Sie suchten nach: çalınır (Türkisch - Englisch)

dosyalar rastgele sırayla çalınır
the files are played in random order

genellikle kucağa yatırılarak çalınır.
it's usually played flat on your lap.

kantele, diz üstünde veya küçük bir sehpa üzerinde çalınır.
players hold the kantele in their laps or on a small table.

"kouxuan" bir gümüş veya bakır telli olup ve tek kadınlar tarafından çalınır.
it is a string instrument manufactured in silver or in copper and only played by the women.

aak sadece belirli çok nadir konserlerde çalınır, seul’deki konfüçyüs’e kurban gibi.
aak is played only at certain very rare concerts, such as the sacrifice to confucius in seoul.

gitar yanımda oturup duruyordum, nasıl çalınır hiç bilmiyordum, sadece çalabildiğim kadar hüzünlü şeyler çalıyordum.
and i would sit around with it, and i didn't know how to play it, but i would just play stuff as sad as i could play.

* dijital non-stop mix - dijital olarak indirilir, 12 şarkı birleştirilmiştir tek şarkı halinde çalınır.
* digital non-stop mix - digital download which blends the 12 songs into one long continuous track.

onların şölenlerinde lir, çenk, tef ve kaval çalınır, şarap içilir. ama rabbin yaptıklarına dikkat etmez, ellerinin yapıtına aldırmazlar.
and the harp, and the viol, the tabret, and pipe, and wine, are in their feasts: but they regard not the work of the lord, neither consider the operation of his hands.

"yaklaşık %99,99 oranında sipariş üzerine değil, hırsızların içeri girip onları alma becerisi için çalınırlar.
"about 99.99% of the time they are not stolen to order, but on the ability of the thieves to go in and get them.