Sie suchten nach: arıtıldığı (Türkisch - Englisch)

böylelikle içtenliği kanıtlanan imanınız, İsa mesih göründüğünde size övgü, yücelik, onur kazandıracak. İmanınız, ateşle arıtıldığı halde yok olup giden altından daha değerlidir.
that the trial of your faith, being much more precious than of gold that perisheth, though it be tried with fire, might be found unto praise and honour and glory at the appearing of jesus christ:

"deterjanlardaki fosfat seviyelerini düşürmek suyun yaşlanmasını önlemeye yönelik tek tedbir değil," diyen Çevre bakanı zoran sapuriç şöyle devam etti: "fakat ortak kullanım suyunun küçük bir bölümünün arıtıldığı makedonya'da, bu en ekonomik ve en hızlı koruma yöntemi."
"decreasing phosphate levels in detergents is not the only measure to protect water from aging," environment minister zoran sapuric said. "but for macedonia, where a small part of communal waste water is purified, this is the most economic and fastest way for its protection."