Sie suchten nach: benim hayatim (Türkisch - Englisch)

sen benim hayatim
bir nimetsin

benin icin kosulsoz sevgin benim hayatim
my life

benim hayatım
my life

o hayat benim
hayat

bu benim hayatım.
it's my life.

bu da benim hayatım.
and this is my life.

bu benim hayatım mı?
is this my life?

balıkçılık benim hayatımda yok.
fishing is not in my life.

benim hayatım benim kurallarım
my life my rules

benim için hayatını riske atma.
don't risk your life for me.

ve işte bu benim hayatım. yani...
and that's my life. so ...

benim için hayatımın dönüm noktasıydı.
for me, it was the turning point of my life.

o hayat benim bu tarz benim gece
that life is mine

bu benim hayattaki tek gerçek hedefim.
that's my only real aim in life.

hey! gülmeyin! benim hayatım bu!
hey! don't laugh. that's my life.

benim köpeğimin harika bir hayatı vardır.
my dog has a wonderful life.

benim göstermek istediğim buradaki muhteşem hayat.
what i want to show is the incredible life.

İşte bu benim hayatım, herşey eğlence için.
so that's my new life; it's all about fun.

'yol da doğru da hayat da benim.' dedi
he said, "i am the way, the truth and the life."

annem her zaman benim özel hayatıma burnunu sokuyor.
my mother is always poking her nose into my private life.