Sie suchten nach: edilemez (Türkisch - Englisch)

ciro edilemez.
it's not negotiable.

inkar edilemez
nonrepudiation

kabul edilemez.
unacceptable. nepriemliv.

bu kabul edilemez.
it is outrageous.

kabul edilemez varyasyonlar
unacceptable variations

kabul edilemez oluyor.
it just becomes intolerable.

bu tamamen kabul edilemez.
this is totally unacceptable.

Ürünler abd'den elde edilemez
products are not available from the usa

)# tür filmleri kabul edilemez.
# genre movies are not acceptable.

bu kırık vazo tamir edilemez.
this broken vase can't be repaired.

bu kesinlikle kabul edilemez." dedi.
it is totally unacceptable," he said in new york.

bunun kabul edilemez olduğu açık.
this is clearly unacceptable.

bu gibi ilkeler kabul edilemez," dedi.
such principles are unacceptable," said the head of the albanian negotiating team, lutfi haziri.

bh'yi tahmin edilemez seçimler bekliyor
unpredictable elections await bih

ag: teknik yan etkiler göz ardı edilemez.
ag: there are technical implications certainly.

türkiye: ab tam Üyeliğinden azı kabul edilemez
turkey: anything short of full eu membership unacceptable

benim kabul edilemez gördüğüm statüko buydu.
this was the status quo, which for me has always been unacceptable.

arnavutlar: makedon ansiklopedisi "kabul edilemez"
albanians: macedonian encyclopedia "unacceptable"

risk kritik ise, kabul edilemez, hata acil giderilmeli.
risk is critical and unacceptable and the error should be corrected immediately.

tolere edilemez (aksiyon almadan devam edilemez)
ciddi (cannot continue without action)