Sie suchten nach: fakir (Türkisch - Englisch)

fakir
poverty

fakir olması
being poor

fakir değiliz.
we're not poor.

fakir ülkelerde yani
in poor countries.

onlar çok fakir.
they're very poor.

fakir olmaktan utanmıyorum.
i'm not ashamed that i am poor.

o fakir, ama dürüsttür.
he is poor, but honest.

eyaletin en fakir ilçesi.
it is the poorest county in the state.

o, fakir olduğunu söyledi.
he said he was poor.

babamın fakir olmasından utanmıyorum.
i'm not ashamed of my father being poor.

fakir olmasına rağmen, mutluydu.
even though he was poor, he was happy.

bazı fakir bölgelerde beslenme yetersiz.
nutrition is inadequate in some poor areas.

fakir insanlar nerede hata yaptı?
what did the poor do wrong?

lütfen fakir insanların problemlerini anlayın
please understand the problem of poor people.

fakir insanlara yardim etmek istedi.
he wanted to help poor people.

seni fakir bulup zengin etmedi mi?
and did he not find you in want, and then enriched you?

hayatı boyunca fakir insanlara yardım etti.
he helped poor people all his life.

fakir olmayı zengin olmaya tercih ederim.
i prefer being poor to being rich.

zengin olmasına rağmen, fakir olduğunu söylüyor.
even though she's rich, she says she's poor.

allah zengindir, sizler fakirsiniz.
allah is therich and you are the poor.