Sie suchten nach: hakkında konuştuk (Türkisch - Englisch)

peki ne hakkında konuştuk?
and what did we talk about?

dünkü test hakkında konuştuk.
we talked about yesterday's test.

Çeşitli şeyler hakkında konuştuk.
we talked about various things.

biz farklı konular hakkında konuştuk.
we talked about a variety of topics.

onlara öğrettiğimiz bu özel kelimeler hakkında konuştuk.
and so we talked about these special words that we teach them.

o akşam izlediğimiz televizyon programı hakkında konuştuk.
we talked about the tv show we watched that evening.

biz okuldan sonra her zaman birçok şey hakkında konuştuk.
we always talked about a lot of things after school.

barış hakkında konuştu.
he spoke about peace.

"sınır hakkında, ortak ilgi konusu bazı meseleler hakkında konuştuk ...
"we talked about the border, about some common concerns ...

ben müzik hakkında konuştum.
i talked about music.

hobin hakkında konuştun mu?
did you talk about your hobby?

burada emojiler var. bu konular hakkında konuştuk ya bunlardan bir tane seçeceksiniz.
there are emojis here. we talked about these topics. you will choose one of these.

herkes o konu hakkında konuştu.
everyone talked about it.

planlarımız hakkında tom'la konuştum.
i talked to tom about our plans.

o, parti birliği hakkında konuştu.
he spoke of party unity.

sonra çocuklarla bunun hakkında konuştuk, ve gerçekten çocuklarımızı bölgesel besinlerle beslemeye başladık.
so we talked to kids about that, and we really start to feed kids regional food.

yani belkide bir ortak bulabilmenin yolları hakkında konuştuk. bu teknolojnin fiyatını daha aşağı çekebilir.
so, we talked about ways in which perhaps one could partner to be able to bring the cost of this technology down.

ve farklı fikirler hakkında konuştuk -- müziğin kalpten olması gerektiğini düşünen bir fikre sahipti.
and we talk about different ideas -- he had this idea that he thought music should be from the heart.

o, durmadan ailesinin sorunları hakkında konuştu.
she talked on and on about her family problems.

ancak zaman hakkında konuşmuş olduğumu düşündüm.
but i just thought i'd talk about a moment.