Sie suchten nach: hayrı (Türkisch - Englisch)

yaptığınız her hayrı allah bilir.
allah knoweth it.

hayrı tamamıyla meneden zalim şüpheciyi.
"every obstructor of good, transgressor, and the sceptic,

durmadan hayrı engelleyeni, azgını, işkilciyi...
"every obstructor of good, transgressor, and the sceptic,

hayrı tamamıyla meneden haddini aşmış suçluya.
(habitually) hindering (all) good, transgressing beyond bounds, deep in sin,

"hiçbirşey anladınız mı?" "hayrı hiçbirşey".
"did you understand anything?" "no, nothing."

hayrı engelleyip sürdüren, saldırgan, olabildiğince günahkar,
(habitually) hindering (all) good, transgressing beyond bounds, deep in sin,

İnsan, bazen şerri, tıpkı hayrı istercesine ister.
and man invokes (allah) for evil as he invokes (allah) for good and man is ever hasty [i.e., if he is angry with somebody, he invokes (saying): "o allah!

hayrı engelleyen, sınır tanımaz-saldırgan, günaha batmış,
(habitually) hindering (all) good, transgressing beyond bounds, deep in sin,