Sie suchten nach: hyr benim o (Türkisch - Englisch)

bu yapan kişi – benim o.
this is me.

benim o kadar param yok.
i have not that much money.

o mülteci benim, o kız benim.
i am that refugee, and i am that girl.

benim o konuda hiçbir bilgim yok.
i don't have any information on that subject.

tom benim oda arkadaşım.
tom is my roommate.

o benim, onun değil.
it's mine, not his.

benim onun kitaplığına erişimim var.
i have access to his library.

bay johnson benim onun olduğunu düşündüğümden daha büyük.
mr johnson is older than i thought he was.

bence o dürüsttür.
i think that he is honest.

bence, o haklıdır.
i am of the opinion that he is right.

bence o çok çekici.
i think she is very attractive.

bence o dürüst bir adam.
i think he's an honest man.

bence o buralarda bir yerde.
i think it's somewhere around here.

vay be! o lezzetli görünüyor.
wow! that looks delicious.

o beni onun saatini çalmakla suçladı.
he accused me of having stolen his watch.

bence o, öneriyi kabul etmeyecektir.
i think he won't accept the proposal.

bence, o, iş için doğru insan.
in my opinion, he's the right man for the job.

beni o zalimler topluluğunun içinde tutma rabbim!"
"my lord! then (save me from your punishment), and put me not amongst the people who are the zalimun (polytheists and wrong-doing)."

"o yarattı beni, o yol gösteriyor bana."
"who created me, and it is he who guides me;

ama bence, o şeyler "gelecek" değil.
but to me, things aren't the future.