Sie suchten nach: iskeleti (Türkisch - Englisch)

uçak iskeleti
airframe

İnsan iskeleti
human skeleton

sonra iskeleti yaptık.
we then put in framing.

makinenin iskeleti sert olmalı.
the frame of the machine should be rigid.

ve bu iskeleti tüp haline getirebiliyoruz.
and we can then tubularize this scaffold.

İşte mr görüntüsü. ana iskeleti oluşturuyor.
here's the mr. it provides the framework.

ve mesaneye benzer bir yapı iskeleti hazırlıyoruz.
we then take a scaffold that we shape like a bladder.

allometrik kafatası ontogenisi göreceli baş iskeleti büyümesidir.
so allometric cranial ontogeny is relative skull growth.

buradaki bir camarasaurus iskeleti, ayrışmış ama geometrisi yerinde
there's a kind of truncated camarasaurus skeleton, but the geometry's correct.

ama nafile: bana dodo iskeleti yok. ancak olan olmuştu.
no dice: no dodo skeleton for me. but the damage had been done.

bir bisiklet iskeleti ve eski bir bisiklet dinamosuyla makinemi yaptım.
using a bicycle frame and an old bicycle dynamo, i built my machine.

yapım malzemesi mi yoksa sandalye iskeleti mi demek istediniz?
do you mean the construction material/skeleton of chairs?

baş aşağı çevirdim, dış iskeleti ile oynadım, baş kısmı ile oynadım.
turned it upside down, experimented with the shell, experimented with the head.

elinize aldığında karaciğere benziyor, ama içinde hüç hücre yok, sadece karaciğerin iskeleti var.
you can hold it like a liver, but it has no cells; it's just a skeleton of the liver.

İskelet park 1
skeleton park 1