Sie suchten nach: isteyeceklerini (Türkisch - Englisch)

ne yapmamı isteyeceklerini biliyorum.
i know what they'll want me to do.

İlerlemek ve görüşmelere başlamak isteyeceklerini umuyorum."
i hope they will want to move forward and start discussions."

sırp savcıları taton'a saldıranlar için azami hapis cezası isteyeceklerini belirttiler.
serbian prosecutors have indicated that they would demand maximum sentences for taton's attackers.

makedon makamları kalfin'in sözlerine sert tepki göstererek resmi açıklama isteyeceklerini söylediler.
the macedonian authorities have reacted strongly to kalfin's statement, saying they will seek an official explanation.

İlk önce sırbistan'ın batısındaki sancak bölgesindeki bazı boşnak kesimler, özerklik isteyeceklerini duyurdular.
first, some bosniak factions in the western serbian region of sandzak announced they would push for autonomy.

uyarı limitlerine ulaşıldığında kalite güvence bölümü ilgili personelden steril filtrenin değişimini isteyecektir.
when the warning limits are reached, the quality assurance department will request the personnel to replace the sterile filter.