Sie suchten nach: karıştırması (Türkisch - Englisch)

bir ses mühendisi sesin kaydı, düzenlemesi, karıştırması ve yeniden üretimi ile ilgilenir.
an audio engineer is concerned with the recording, manipulation, mixing and reproduction of sound.

yani, bu mantıkla ilgili olan büyük problem, teknolojinin gerçek kullanımı ile niyetlenilen kullanımını karıştırması.
so, the bigger problem with this logic is that it confuses the intended versus the actual uses of technology.

bu, serviste yaşanan ilk olay değil. 2008 yılında, bir hemşirenin tıbbi alkolle dezenfektanı karıştırması sonucu çok sayıda bebekte ciddi yanıklar oluşmuştu.
this was not the first incident at the ward. in 2008, several babies suffered severe burns after a nurse mistook a bottle of disinfectant for medical alcohol.

başlangıçta ailesi, oğullarının kocaman bir kanvasın ortasında, bir sürü boyayla oturup, renkleri karıştırması ve bir yandan üstünü başını da boya içinde bırakmasını garip karşılamış.
in the beginning, his parents found it odd to see their son sitting in the middle of a large canvas with so manypaints, mixing the colours and colouring himself too.

kimyasal olarak besini algılıyor, daha da önemlisi mekanik yollarla da, çünkü besini hareket ettirmesi lazım, içindeki farklı maddeleri karıştırması lazım, sindirim için bu şart.
it senses it by chemical means and very importantly by mechanical means, because it has to move the food -- it has to mix all the various elements which we need for digestion.