Sie suchten nach: keşke sende beni sevebilseydin (Türkisch - Englisch)

keşke seni görebilsem.
i wish i could see you.

keşke seni daha iyi anlayabilsem.
i wish i could understand you better.

keşke senin gibi bir arkadaşım olsa.
i wish i had a friend like you.

keşke senin evine yakın yaşayabilsem.
i wish i could live near your house.

keşke senin konuştuğun kadar iyi fransızca konuşabilsem.
i wish i could speak french as well as you do.

keşke senin konuştuğunun yarısı kadar fransızca konuşabilsem.
i wish i could speak french half as well as you do.

keşke senin konuştuğunun yarısı kadar iyi fransızca konuşabilsem.
i wish i could speak french half as well as you.

ben senin beni sevebilme ihtimalini sevdim
i loved the possibility that you could love me

altmışlı yıllarda radyografi öğrencilerine röntgen çekmeyi ölüler üzerinde öğretirlerdi, neyseki sende bende değil
and back in the '60s, they used to teach student radiographers to take x-rays, thankfully not on you and i, but on dead people.

ben seni senin beni sevdiğinden daha çok seviyorum.
i love you more than you love me.

dünya ve ahirette işlerimi yoluna koyan sensin; benim canımı müslüman olarak al ve beni iyilere kat."
prophet yusuf said this prayer while his death approached him.)

sensin benim kaderim
you are my destiny