Sie suchten nach: sağlanabileceğini (Türkisch - Englisch)

anlaşmanın sağlanabileceğini düşünüyorum.
i think that agreement can be reached.

analistler uzlaşma sağlanabileceğini, ancak bunun zaman alacağını söylüyorlar.
reconciliation can be achieved, but it will take time, analysts say.

perkins: standartların ya da statünün belirli bir sürede tam anlamıyla sağlanabileceğini sanmıyorum.
perkins: i wonder if you can have all of one or all of the other at a given time.

Öte yandan kimileri, elektrik fiyatlarına zam yaparak halkın daha fazla tasarruf yapmasının sağlanabileceğini dile getiriyor.
meanwhile, some suggest raising prices might encourage people to conserve more.

görüşmelerde "büyük ilerleme" kaydedildiğini belirten danışman, komisyonların adları konusunda Çarşamba gününe kadar anlaşma sağlanabileceğini ileri sürdü.
noting the "great progress" made during the talks, he suggested that an agreement on the panels' titles could be reached as early as wednesday.

dragisiç: kosova’daki uluslararası asker sayısı son birkaç yıldır dikkat çekici ölçüde azalsa da, birliklerin tamamen çekilmesi için gerekli koşulların yakın gelecekte sağlanabileceğini sanmıyorum.
dragisic: i am not sure the conditions for the full withdrawal of international troops from kosovo will be created any time soon, even though their numbers have been decreasing conspicuously over the last few years.

bu sonuçlar kapsamında gelecek nesilleri yetiştiren öğretmenlerin tasarım anlayışlarının incelenmesi ile eğitimsel boyutta katkılar sağlanabileceği düşünülmektedir.
within the scope of these results, it is thought that the investigation of the design philosophy of the teachers educating the future generations will contribute to educational dimensions.