Sie suchten nach: trafik bir süre, kaza sebebiyle (Türkisch - Englisch)

bir süre oldu.
it's been a while.

bayanlar baylar, havaalanındaki bir kaza sebebiyle varışımız gecikecek.
ladies and gentleman, due to an accident at the airport, our arrival will be delayed.

trafik bir heyelan tarafından engellendi.
traffic was blocked by a landslide.

bir süre bekle.
wait a while.

o, bir süre mutluydu.
he was happy for a time.

ben bir süre bekledim.
i waited a while.

bir süre kımıldama, lütfen.
hold still for a moment, please.

bence bir süre dinlenmelisin.
i think you ought to rest a while.

bir süre dinlenebilir miyim?
may i take a rest for a while?

bir araba kazası vardı ve trafik bir inç kımıldamadı.
there was a car accident and the traffic didn't move an inch.

bir süre dinlenmen gerektiğini düşünüyorum.
i think you ought to rest a while.

borsanın dışındaki işlek otoyoldaki trafik bir saatten uzun süreyle tıkandı.
traffic along the busy highway outside the stock exchange was blocked off for over an hour.

İşyerinde herhangi bir kazada yaralanan personel kendi kendini tedavi eder veya yetkili, görevli olmayanlara tedavi ettirirse, İşveren bu kaza sebebiyle sorumlu olmaz.
if personnel having injured from any accident in the workplace treats itself or has itself treated by non-authorized and non-official persons, the employer shall not held responsible by virtue of this accident.

bir sürü arkadaşım var.
i have many friends.

baktığınız şey ise, 24 saatlik bir süre için kuzey amerika üzerindeki uçak trafiğidir.
what you're looking at is airplane traffic over north america for a 24-hour period.

ben bir süredir buradayım.
i've been here for a while.

bir süredir burada beklemektedir.
he has been waiting here some time.

14 nisan 1957 tarihinde aston martin marka spor arabasıyla kaza yaşayan yazar, bir süre komada kaldı.
on 14 april 1957, while driving her aston-martin sports car, she was involved in an accident that left her in a coma for some time.

bir süredir tom'u görmedim.
i haven't seen tom for a while.

bunun yeterli miktarda telafi sağlamayacağını bir sürü fiziksel sebeplerle açıkladık.
gave a bunch of physical reasons why it wouldn't do a very good compensation.