Sie suchten nach: yapmak zorunda idim (Türkisch - Englisch)

tom bunu yapmak zorunda.
tom has to do it.

bunu yapmak zorunda değildin.
you didn't have to do this.

tom bunu yapmak zorunda mı?
does tom have to do this?

görevimi yapmak zorunda kaldım.
i had to do my duty.

o, bunu yapmak zorunda değildir.
he does not have to do this.

bunu çabucak yapmak zorunda olacağız.
we'll have to do this quickly.

bir konuşma yapmak zorunda mısın?
do you have to make a speech?

ama genelde bunu yapmak zorunda değilsiniz.
but you don't get to do that usually.

tom'un söylediğini yapmak zorunda değilsin.
you don't have to do what tom says.

bundan daha iyisini yapmak zorunda kalacaksın.
you'll have to do better than that.

nancy şimdi ödevini yapmak zorunda mı?
does nancy have to do her homework now?

bunları kullanırken böyle yapmak zorunda değilsiniz.
and when you use these things you don't have to go like that.

bunu yapmak zorundayız.
we have to do that.

yapmak zor oldu mu?
was it difficult to make?

bunu yapmak zorundasiniz. afrikalalilar bunu yapmak zorunda digerlerinin yardimiyla.
you have to do it. africans have to do it, in conjunction with everyone else.

bunu yapmak zor değil.
it isn't hard to do.

ben bir şey yapmak zorundayım.
i have to do something.

neden onu yapmak zorundasın?
why do you have to do that?

biz sadece onu yapmak zorundayız.
we just have to do it.

daha ne kadar yapmak zorundayız?
how much more do we have to do?