Sie suchten nach: doğurdu (Türkisch - Litauisch)

kim doğurdu?
kas susilaukė vaikučių?

İlk çocuğunu 16 yaşındayken doğurdu.
pirmojo susilaukė šešiolikos.

göklerden düşen kırağıyı kim doğurdu,
kur gimė ledas? kas pagimdė šerkšną po dangumi?

bayan melly bugün bebeğini doğurdu.
panelė meli šiandien pagimdė kūdikį.

annem beni kutsal bir görev için doğurdu.
pasiųsti mano mamos šventai užduočiai.

lizzie burke bugün sekizinci bebeğini doğurdu.
Šiandien lizė burkė pagimdė aštuntą kūdikį.

- sünnet mi? - karım geçen ikiz doğurdu.
- taip, mano žmona augina dvynukus.

kısa süre önce, bu çimenlik sığınakta beş yavru doğurdu.
visai neseniai šiame guolyje iš žolių ji atsivedė penkis jauniklius.

leanın cariyesi zilpa yakupa ikinci bir oğul doğurdu.
vėliau zilpa pagimdė jokūbui antrą sūnų.

1909 sonbaharında, ellen rimbauer bir oğlan çocuk doğurdu.
1909-ųjų rudenį,

gilatın kızkardeşi hammoleket İşhotu, aviezeri, mahlayı doğurdu.
jo sesuo hamolecheta pagimdė išhodą, abiezerą ir machlą.

leydi prunaprismia bu gece lord miraz'a bir oğlan doğurdu.
ponia prunaprismia sianakt pagimde mirazui sunu!

mahalat rehavama şu oğulları doğurdu: yeuş, Şemarya, zaham.
mahalata pagimdė jam jeušą, Šemariją ir zahamą.

Şeşan kızını uşağı yarhayla evlendirdi. kadın ona attayı doğurdu.
Šešanas atidavė savo dukterį jarhai į žmonas, o ji jam pagimdė atają.

rahelin cariyesi bilha yine hamile kaldı ve yakupa ikinci bir oğul doğurdu.
rachelės tarnaitė bilha pastojo ir pagimdė jokūbui antrą sūnų.

bu yaratığa sürekli olarak insani vasıflar addetmen sonunda güvenlik açığı doğurdu.
ir kaip tavo nuolatinis noras suteikti tam padarui žmogiškų savybių baigėsi saugumo aplaidumu.

betuel rebekanın babası oldu. bu sekiz çocuğu İbrahimin kardeşi nahora milka doğurdu.
betuelio duktė buvo rebeka. Šituos aštuonis milka pagimdė abraomo broliui nahorui.

oholivama yeuş, yalam ve korahı doğurdu. esavın kenan ülkesinde doğan oğulları bunlardı.
oholibamos sūnūs: jeušas, jalamas ir korachas. Šitie yra ezavo sūnūs, gimę jam kanaano žemėje.

amram halası yokevetle evlendi. yokevet ona harunla musayı doğurdu. amram 137 yıl yaşadı.
amramas vedė savo tetą jochebedą. ji pagimdė aaroną ir mozę. amramas gyveno šimtą trisdešimt septynerius metus.

evet, uh, bilirsiniz, o-- o geçen hafta ilk çocuğunu doğurdu, bir... bir kız.
prieš savaitę jai gimė pirmasis vaikas.