Sie suchten nach: seyrediyor (Türkisch - Litauisch)

seyrediyor.
jis stebėjo.

kafeslerden seyrediyor.
mano mylimasis yra lyg stirna ar jaunas briedis. Štai jis jau stovi už sienos ir žiūri pro lango groteles.

seyrediyor muyuz?
ką darysim? Žiūrėsim jį?

allah bizi seyrediyor.
dievas viską mato.

- komisyon bizi seyrediyor.
- komisaras žiūri.

dışarıdakiler seyrediyor biliyorsun.
visi spokso.

televizyon seyrediyor musun?
ir žiūrite televiziją?

tatlım, seyrediyor musun?
mieloji, ar žiūri?

- hayır, rotasında seyrediyor.
- ne, kapitone. amerikiečiai tęsia savo pirminį kursą.

sence bizi seyrediyor mudur?
kaip manai, jis mus stebi?

seni diğer odadan seyrediyor olacağım.
aš stebėsiu tave iš kito kambario.

su üstünde seyrediyor, kastettiğiniz buysa.
tai plauke vandeniu, jeigu tai turit omeny.

burda oturmuş seyrediyor ve şey yapıyorum.
tiesiog sėdžiu čia, žiūriu... ir panašiai.

hey, mankafa. yeğenini futbol oynarken seyrediyor um.
aš matau tavo sesers vaiką, žaidžiantį futbolą.

hayır, kendime saygım çok alçaklarda seyrediyor sadece.
labai jau savimi pasitiki.

parası güzel ama tanrı her daim seyrediyor biliyor musun?
pinigai geri, bet dievas visada stebi, žinai?

televizyon seyrediyor ama, birkaç dakika içinde başını unutmuş oluyor.
kai žiūrėdavo televizorių, viskas, kas trukdavo ilgiau nei kelias minutes, jam atrodydavo painu jis negalėjo prisiminti, kuo viskas prasidėjo.

churchill schwartz hisseleri açılış öncesi işlemlerde % 8 aşağıda seyrediyor.
"Čerčilio Švarco" akcijos nukrito aštuoniais procentais.

kayaların ardına saklanıp titreyerek vadi'nin şövalyelerinin geçmesini mi seyrediyor?
slepiasi už uolų ir nuolaužų, kai pro juos joja slėnio riteriai?

ve o şelalede... balık tutuyor... oğluyla futbol maçı seyrediyor, çılgınlar gibi bağırıyor.
ir jis žvejoja prie krioklio... ir jis žiūri futbolą su sūnum, ir lyg beprotis šūkauja.