Sie suchten nach: görünüşleri (Türkisch - Spanisch)

onları gördüğün zaman, görünüşleri hoşuna gider.
cuando se les ve, se admira su presencia. si dicen algo, se escucha lo que dicen.

ancak kötü görünüşleri değişmedi. sanki bir şey yememiş gibi görünüyorlardı. sonra uyandım.
estas entraron en su interior, pero no parecía que hubiesen entrado en ellas, porque su apariencia seguía siendo tan mala como al comienzo. y me desperté

tekerleklerin görünüşü ve yapısı şöyleydi: sarı yakut gibi parlıyorlardı ve dördü de birbirine benziyordu. görünüşleri ve yapılışları iç içe girmiş bir tekerlek gibiydi.
la forma y el aspecto de las ruedas era como crisólito. las cuatro ruedas tenían la misma forma y aspecto, y estaban hechas de manera que había una rueda dentro de otra rueda

dış görünüşü ile mütevazı bir yapı sergileyen panasonic lumix dmc fz7 dijital fotoğraf makinesi çekim yapmaya ve sunduğu özellikleri kullanmaya başladığınızda ne kadar yetenekli bir model olduğunu gösteriyor.
aunque la cámara se vea considerablemente modesta por fuera, detalle que debe considerarse positivo, una vez que se usa el usuario rápidamente se convence de que la panasonic fz7 que tiene entre sus manos es una cámara potente y completa, de la cual la competencia no se debe descuidar.