Sie suchten nach: türkçe (Türkisch - Spanisch)

türkçe
español

tÜrkÇe
espaÑol

türkçe yaz
escribir turco

türkçe biliyormusunuz
conoces y/o sabes turco?

türkçe konuşmam.
no hablo turco.

İngilizce | türkçe
inglés | español

türkçe (türkiye)
español (colombia)

anlamadim türkçe yaz
no entiendo escritura turca

türkçe zor bir dildir.
el turco es una lengua difícil.

türkçe konuşabiliyor musun?
¿hablas turco?

sen türkçe bilmiyor musun
don't you know turkish

türkçe@ item spelling dictionary
turco@item spelling dictionary

view the site in: türkçe | english
view the site in: español | english

türkçe (otomatik- oluşturulmuş) lesson name
turco (generado automáticamente)lesson name

türkçe (tr) label for soundsettings in preferences dialog
turco (tr)label for soundsettings in preferences dialog

türkçe bilmiyorum sadece İspanyolca cevap vermek için çevirmen arıyorum
es usted muy atractivo pero lo siento 😪

kelimenin kökeni türkçe'deki döndürmek anlamındaki "çevirme"den geliyor.
el origen de la palabra shawarma viene de la palabra turca çevirme, que significa "girar"

bu bültenler, düzenli bir şekilde avrupa birliği’nin 23 resmi dilinde ve ayrıca norveççe ve türkçe olarak hazırlanmaktadır.
estos informes se publican regularmente en las 23 lenguas oficiales de la unión europea, así como en noruego y turco.

İlk defa, bazı materyaller (ana raporların özetleri) genişleyen daire'nin 23 dilinde (türkçe hariç tümü) hazırlanmıştır.
polonia se incorporó el 1 de enero de 2003 y está previsto que turquía haga lo propio durante el segundo trimestre de 2003, con lo que quedará completada la ampliación acordada en 2001 entre la comunidad y los países candidatos.

fakat, tanık kürsüsüne çağrıldığında, Öztürk'ün halasının hiç türkçe bilmediği ve sadece kürtçe konuşabildiği anlaşıldı, bu da tanığın ifadesini çevirmen veya dil uzmanı olmadan türkçe vermesinin gerçekliliğini şüpheli hale getirdi.
pero, mientras estaba en el banquillo de los testigos en el juicio, se hizo obvio que la tía de Öztürk no sabía nada de turco y sólo podía hablar en kurdo, lo que puso en duda su capacidad para declarar en turco sin ningún lingüista o traductor presente.